Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (Haber-Sen) Merkez Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, TRT’nin haberleri Emniyet Müdürü, Vali, Bakan, Başbakan’ın ağzından verdiğine dikkat çekilerek, böyle bir yayın kurumunun ancak hükümetin basın bürosu olabileceği belirtildi.
TRT çalışanlarının, Türkiye genelinde eylem alanlarına TRT logolu kamera ve mikrofonlarla giremediğine, TRT İstanbul Radyoevi binasında bulunan Haber Merkezi çalışanlarının, geçtiğimiz Cuma günü gösterici tepkilerinden korkulduğu için yöneticiler tarafından Ulus’taki İstanbul Televizyonu binasına gönderildiğine, hafta sonu TRT binasında, savaş dönemlerinde uygulanan “karartma tedbirleri”nin uygulandığına dikkat çekilen Haber-Sen açıklamasında, medyaya ve özel olarak TRT’ye duyulan tepkinin nedeninin açık olduğu ifade edildi.
“TRT haberlerinde bir yandan sadece resmi görevlilerin açıklamaları verilirken bir yandan da protesto eylemlerine ilişkin dezenformasyon yapılmaktadır.
“Biz, AKP Hükümetinin ve her dönemdeki hiçbir hükümetin propaganda görevlisi, aklayıcısı değiliz. Bizler, haberci ve yayıncıyız. Tüm TRT çalışanlarını, yaptıkları işin etik, mesleki ilkelerine uymaya, halkın ve vicdanlarının sesini dinlemeye çağırıyoruz.
“TRT’nin kasasına giren her 100 liranın yaklaşık 90 lirası halkın cebinden çıkıyor. TRT’nin harcadığı her 100 liranın 90 lirası halkın parası. TRT yöneticilerinin ve çalışanlarının maaşını hükümet değil halk veriyor. Yani çalışanlarının, yöneticilerinin aldığı maaşın her 100 lirasının 90 lirası da halkın cebinden çıkıyor. Bu nedenle TRT yöneticileri ve çalışanları halka karşı sorumludur.
“TRT yönetimi 2954 sayılı TRT yasasının yayın esaslarını belirleyen 5. maddesinin ‘k’ ve ‘m’ fıkralarını okusun yeter. Yasa diyor ki; ‘TRT, haberlerin toplanması, seçilmesi ve yayınlanmasında tarafsızlık, doğruluk ve çabukluk ilkeleri ile çağdaş habercilik teknik ve metotlarına bağlı olmak, kamuoyunun sağlıklı ve serbestçe oluşabilmesi için kamuoyunu ilgilendirecek konularda yeterli yayın yapmak; tek yönlü, taraf tutan yayın yapmamak ve bir siyasi partinin, grubun, çıkar çevresinin, inanç veya düşüncenin menfaatlerine alet olmamak zorundadır.’
“TRT yönetimini anayasaya ve kendi yasasına uygun davranmaya çağırıyoruz. TRT Yöneticileri, görevinize, görevinizin evrensel ilkelerine ve etik kurallarına uyun. Yüzbinlerce göstericiyi üç beş çapulcu diye aşağılamaya çalışan Başbakan ile aynı gemidesiniz. İnat, kibir ve ısrarla fırtınaya kırıyorsunuz dümeni. Sığınacağınız son liman, halkın bizatihi kendisidir.” (EKN)