* Fotoğraf: Evrim Aydın - Ankara / AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve beraberindeki heyet, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin ile görüştü.
Şebnem Korur Fincancı, görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Alaattin Çakıcı'nın sosyal medyadan paylaştığı ve Kılıçdaroğlu'nun suç duyurusunda bulunduğu mektup konusunda, geçmiş olsun ziyaretinde bulunduklarını belirtti.
Korur-Fincancı, vaka sayılarıyla ilgili tartışmalara ilişkin soru üzerine, “Hasta ile vaka aynıdır tıpta, biz bunları ayırmayız” dedi.
TIKLAYIN - Koca: Bugün 28 bin 351 kişinin test sonucu pozitif
“Salgını doğru yönetemezsek insanlar ölüyor”
Kendilerinin vaka sayıları ile ilgili daha önce yaptıkları açıklamaları hatırlatan Fincancı, “Dün 168 insan öldü, salgını doğru yönetemezsek insanlar ölüyor. Her biri can, her biri sevdiklerimiz, yakınlarımız. O nedenle salgını doğru yönetmek gerektiğini söylüyoruz. 28 bin zaten çok sınırlı bir rakam” diye konuştu.
Salgınla ilgili rakamların aslında açıklanandan daha yüksek olduğunu söyleyen Fincancı, tüm çalışanların ihtiyaçlarının giderilerek toplu hareketliliğin kısıtlanmasını, zorunlu üretim dışında üretimin en az 2 hafta, ideal olarak da 4 hafta durdurulmasını önerdi.
“Umarım ‘meslek hastalığı’ Meclis’te de kabul edilir”
Kılıçdaroğlu da Covid-19’un TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunun raporunda yer alan “meslek hastalığı” olarak değerlendirilmesi önerisine ilişkin, “O konuda parlamentoda ortak bir iradenin çıkması güzel bir şey. Umarım Genel Kurula iner ve orada da kabul edilir böylece o sorun aşılmış olur” dedi.
“Sağlık çalışanları olağanüstü zor koşullarda görev yapıyorlar. Günün 24 saati görev yapıyorlar. Söyledikleri her şeyin biraz gecikmiş de olsa doğru çıkması ayrıca hekimlere olan, TTB'ye olan güvenimizi artırdı.”
“Biz hekimlerin söylediği sayılara inanıyoruz”
Fincancı'nın açıklanan yeni vaka sayılarının saha araştırmalarında tespit ettiklerinden çok düşük olduğunu belirtmesi üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Biz hekimlerin söylediğine güveniyoruz. Çünkü işin başında, suyun başında, hastanın başında bekleyen sağlık çalışanları, hekimler... Olayın bizzat yüzde yüz tanığı olan hekimler.
“Olayın tanığı olanları dinlemiyoruz veya 'Onun söyledikleri doğru değil' diyoruz, olayın hiç tanığı olmayan kişilerin söylemlerini doğru kabul ediyoruz. Bu siyaseten de ahlaken de doğru bir şey değil. Kimin suçlu olduğu çıktı ortaya. Eğer suçlu kabul edeceksek, kimin doğru söylediği çıktı ortaya. Kendileri sonunda itiraf etmek zorunda kaldılar.” (AS)