ABD'de, 1940'larda yapılan tıbbi araştırmalarda 83 Guatemalalı deneğin öldüğü iddiaları üzerine inceleme başlatıldı.
BBC Türkçe'nin haberine göre, 1940'lı yıllarda yapılan frengi ve bel soğukluğu hastalıklarıyla ilgili araştırmalara denek olarak katılan Guatemalalı tutuklu ve hükümlülere deneylerde bu hastalıkların bulaştırıldığı ortaya çıktı. Deneyleri yapan ABD'li bilim insanlarının frengi ve bel soğukluğu mikroplarını deneklere rızaları olmadan verdikleri de bildirildi.
Denekler arasında sadece Guatemalalıların değil, zihinsel hastalığı olan mahkumların ve öksüz çocukların da bulunduğu tespit edildi.
ABD'de yapılan söz konusu deneyler penisilinin bu hastalıklar üzerindeki etkisini ölçme amacını taşıyordu.
Olayla ilgili soruşturmayı ABD Başkanı Barack Obama tarafından oluşturulan Biyoetik Komisyonu başlattı. Komisyonun başkanlığını yapan Amy Gutmann, araştırmayı "tıp tarihinin utanç dolu bir parçası" olarak niteledi.
Biyoetik Komisyonu'nun ilk raporunun eylül ayı içinde yayımlanması bekleniyor.
Bu yılın başlarında, sözü edilen araştırmalar esnasında kendilerine hastalık bulaştırılan bir grup Guatemalalı ABD hükümetine dava açacaklarını söylemişti.
ABD Başkanı Obama konuyla ilgili olarak Guatemala Cumhurbaşkanı Alvaro Colom'dan özür diledi.
"Tuskegee Çalışması"
Obama bu tür konularda özür dileyen tek başkan değil. Daha önce de 16 Mayıs 1997 tarihinde o dönemin ABD başkanı Bill Clinton Amerikan Meclisi'nde bir konuşma yaparak, 1932-1972 yılları arasında 40 yıl süren bir klinik çalışmada yer alan hastalardan özür dilemişti.
Literatüre "Tuskegee Çalışması" olarak geçen bu araştırma 1932'de başlamış, çalışmaya sifilizli (frengi) zenci ve fakir hastalar alınmıştı. Bu hastalara bedava tıbbi bakım önerilmiş ve kabul eden hastalar ölümlerine kadar izlenmişti. Araştırmaya katılan hastalar bu bakımla sifilizden kurtulacaklarını düşünüyorlardı.Oysa çalışma başladığı sırada "penisilin" adlı antibiyotiğin bu hastalıkta da etkin olduğu biliniyordu.
Çalışma 1972'de bittiğinde penisilinin sifiliz tedavisinde kesin etkisinin olduğunun gösterilmesi üzerinden 20 yıl geçmişti. Oysa Tuskegee Çalışmasında araştırmaya dahil edilen 400 hastanın hiçbirisine penisilin uygulanmamıştı.
NewYork Times bu çalışmayı “tıp tarihinde insanlar üzerinde yapılan ve tedavi edici olmayan en uzun çalışma" olarak tanımladı. Çalışmadaki sorunların zaman içerisinde ortaya çıkması ile önce Bill Clinton özür diledi, daha sonra da bu tür çalışmalarla ilgili bazı önlemler alındı. Bu bağlamda ilk yapılan iş Tuskegee Üniversitesi'nde "Araştırma ve Sağlık Hizmetinde Biyoetik Merkezi” kurulması oldu. İkinci olarak toplumu araştırmalar hakkında bilgilendirme çalışmaları yapıldı. Bir başka önemli çalışma da araştırmacıların temel biyoetik prensiplerini öğrenmeleri için eğitilmeleri konusunda gerçekleşti.
Bu araştırmanın konu edildiği Joseph Sargent'in yönettiği 1997 tarihli uzun metrajlı "Miss Evers' Boys" adlı film aynı yıl Emmy Ödülü almıştı.
Ancak Guatemala'da yapılan çalışma ABD'li hekimlerin bu hastalığa karşı etik dışı çalışmaları başka yerlerde de sürdürdüklerini gösteriyor.
ABD'de başka örnekler de var
ABD tarihinde bu tip olaylar ile defa gündeme gelmiyor. Associated Press de ABD'de, 1940-1960 arasında yapılan birçok deneyde deneklere hastalık bulaştırıldığını ortaya çıkarmıştı.
Akıl hastalarına hepatit virüsü bulaştırmaktan kanserli hücre aşılamaya kadar çok sayıda deneyin yer aldığı resmi belgeler tepki toplamıştı.
Belgelerde yer alan deneyler arasında 1942'de Michigan'daki bir akıl hastanesinde Dr. Jonas Salk'ın hastalara önce deneysel bir grip aşısı yapması, sonra deneklerin grip mikrobuna maruz bırakılması; 1940'larda, Dr. W. Paul Havens Jr'ın Connecticut eyaletinde içlerinden biri akıl hastası olan deneklerine hepatit virüsü bulaştırması; 1957'de Pennsylvania'da 23 mahkûma Asya gribi mikrobu bulaştırılması gibi olaylar vardı. (YY/MS)