Türkiye Sivil Havacılık Sendikası (Hava-İş), 24. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nde uzlaşmaya varılamadığı için Türk Hava Yolları'nda (THY) 15 Mayıs 2013 Çarşamba günü saat 3.00 itibariyle grev kararı alabileceğini açıkladı.
14 bin üyesi bulunan Hava-İş yaptığı açıklamada THY yönetiminin tüm uzlaşma yollarını kapadığını duyurdu ve açıkladıkları tarihe kadar “uzlaşmayı sağlayalım” çağrısını yeniledi. Grevin bir günlük bir eylem olmadığı; T.C Anayasası ve 6358 sayılı Kanunla güvence altına alınmış yasal, demokratik, meşru bir temel hakkın kullanıldığı ve anlaşma sağlanmadığı takdirde yasalara uygun biçimde göre süresiz olduğu uyarısı yapıldı.
THY insan kaynaklarından çalışanlara mail
THY yönetimi ise dün çalışanlarına İnsan Kaynakları departmanından aracılığıyla çalışanlarına mail göndererek grev konusunda bilgilendirme yaptı.
Mailde THY’nin başarılı şekilde büyüdüğü, böyle bir süreçte grevin şirkete ve çalışanlara zarar vereceğine dikkat çekildi ve “ Çalışanlarımızın greve katılmayarak çalışma haklarını kullanacaklarına inanıyoruz” denildi.
İnsan kaynaklarından atılan mailde çalışanların kendilerine “Grev uygulamasına gidilmesi durumunda greve katılmak zorunda mıyım?” sorusunu sıklıkla sorduğunu belirterek, “greve katılmama hakkı” konusunda bilgilendirme yaptı.
İnsan Kaynakları’na göre çalışanlar kendilerine “Kanunda “Grev Kırıcısı” şeklinde bir tanımlama var mıdır?”, “Greve katılmadığım için mevcut haklarımı kaybeder miyim?”, “Çalışmak istiyorum. Çalışmam engellenebilir mi?”, “İşyerime giriş çıkışlarda bir sorun yaşar mıyım?” ve “Yeni bir toplu iş sözleşmesi imzalandığında greve katılmadığım için bir hak kaybına uğrar mıyım?” gibi sorular iletiyor.
Hava-İş: Greve rağmen uçuş tehlikeli
Hava-İş’ten yapılan açıklamada ayrıca işverenin uzlaşma zemini aramadığı ve greve rağmen uçuşları sürdüreceğini duyurmasına ise şöyle tepki gösterdi: “THY Yönetimi uzlaşma zeminini kullanmak yerine şimdi çok tehlikeli bir yola sapmış görünüyor. Kendisini atayan siyasi iktidarın gücüne güvenerek, ‘THY’de grev olsa da uçuşlar devam edecek’ şeklinde akla mantığa aykırı açıklamalarla yolcularımızı ve kamuoyunu yanıltmaya çalışmaktadır.
Grev yapılan bir işyerinde ‘ben uçakları uçururum’ demek uçuş emniyetine yönelik çok büyük bir tehlikeyi göze almak demektir.
Sendikanın “iktidarın gücüne güvenerek” şeklinde belirttiği açıklamayı ise grev kararının alınabileceği açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek yaptı: "THY yalnız değildir, faaliyetlerin aksamasını kabul edemeyiz".
305 kişi çıkarılmıştı
Geçen yıl Mayıs ayında havacılık iş kolunda grev hakkının yasaklanmasına yönelik yasaya karşı greve çıktıkları gerekçesi ile Hava-İş sendikası mensubu 305 THY çalışanı işten çıkarılmıştı. (HK)