Toplantıya CHP'nin ilk 10'a giren milletvekili adaylarının çoğu katılırken, eski il başkanı, milletvekili adayı Gökhan Durgun'un katılmaması dikkat çekti.
Toplantı öncesinde CHP'de yaşanan il başkanlık krizinin atlatılmamasından dolayı, HAGİAD üyeleri de bu konuda soru yöneltmekten çekinirken, düzenledikleri toplantılarla Hatay Milletvekili adaylarının Hatay'a kazandırmak istedikleri hizmet ve yatırımlar konusunda fikir alış verişinde bulunmak suretiyle katkı sunmaya çalıştıklarını ifade eden HAGİAD Başkanı Doğan Narin, seçimin ertelenmesi, seçimlerin ertelenmesi halinde oluşabilecek belirsizlik, Hatay'ın neden sanayii kenti olmadığı, bu olumsuzluğun siyasetçilerle olan ilişkisi ve AB'ye üyelik konusunda sorular yöneltti.
BATU: ERTELEME AB'YE ÜYELİK KONUSUNU ZEDELER
CHP Hatay Milletvekili Adayı eski büyükelçi İnal Batu, toplantı öncesinde bir saatlik zamanı olduğunu belirterek, sorulara yanıt verirken, seçimin ertelenmesinin ekonomide ve siyasette belirsizliğe yol açacağını, TBMM'nin itibarını sarsacağını, demokrasiye olan güveni de azaltacağını söyledi.
Seçimin ertelenmesi ile birlikte AB'ye üyelik sürecinin sekteye uğrayabileceğine değinen Batu, "Zaten Türkiye karşıtı bir lobi var, seçimin ertelenmesi bu lobiye bahane oluşturabilir. Türkiye çok kritik bir dönemden geçiyor. Türkiye'nin acilen istikrarlı bir hükümete ihtiyacı vardır" dedi.
Irak'a olası müdahalenin öncesi ve sonrasını düşünmek zorunda olduğumuza da değinen Batu, Türkiye'nin bu sorundan en az zararla çıkabilmesi için istikrarlı bir hükümete ihtiyaç duyulduğunun bilinmesi gerektiğini, Türkiye'nin sürekli zaman kaybettiğini ifade ederek, "Türkiye birkaç defadır AB üyelik konusunda sıkıntılar yaşadı. Artık bundan sonra treni kaçırmamak lazım"diyerek, Hatay milletvekili olması halinde, İskenderun'un transit bölgesi olması için komşu ülkelerle dostluk ilişkilerinin kurulacağını, İnanç turizmine ağırlık kazandıracaklarını ve Hatay'a gerekli enerji terminallerini de kazandıracaklarını söyledi.
KOALİSYON DÜŞÜNMEDİK, ORTAK DA ARAMADIK
3 Kasım seçimleri sonucunda çıkan sonuç karşısında kimlerle koalisyon kurmayı düşündüklerinin sorulması üzerine Batu, "Biz hiçbir zaman koalisyon düşünmüyoruz, ortak da aramıyoruz. Ancak mecbur olursak, kendi ilkelerimiz ışığında ve toplumun çıkarları adına koalisyon düşünülebilir" dedi.
ÇAY: KAMUOYU EN BÜYÜK TEHDİTTİR
Daha sonraki soruları yanıtlayan CHP Hatay ikinci sıra milletvekili Fuat Çay, gelişmiş ülkelerde demokrasinin gelişimi ve yücelmesinin mesleki ve demokratik kitle örgütleriyle mümkün kılındığını ifade ederek, kamuoyunun en büyük tehdit olduğunu, kamuoyu yaratmadan atılacak adımların da çok sağlıklı olmadığını söyledi.
Seçimin ertelenmesi ile Türkiye halkının umut ışığından yoksun bırakılacağını anlatan Çay, Türkiye'de açlık sınırındaki sefaletin, işsizliğin ve adaletsizliğin toplumda ciddi rahatsızlıklar oluşturduğuna da işaret ederek, istikrarlı bir hükümetle istikrarlı bir ekonominin var olacağını savundu.
CHP gibi bir partinin önseçim ve eğilim yoklaması yapmadan merkez yoklaması ile adaylarını belirlemesinin sakıncaları ve sonuçları ile ilgili yanıtlamak zorlanan Çay, bu tür konuların kişiselleştirilmemesi gerektiğini, kurumsallaşma adı altında fikir alış verişinin yapılmasının doğru olacağını ifade ederek, önseçimin yapılmamasının gerekçesini, bazı ilçelerin delege listelerinin genel merkeze iletilmemesi olarak gösterdi İşadamlarının arka arkaya sordukları sorulara değişik yanıtlar veren Çay, daha sonra üyeler tarafından konuların dağıldığının belirtilmesi üzerine, Hatay'da yapılacak ve yapılması tasarlanan projeler üzerinde duruldu.
EDİBOĞLU:TAKDİR KAMUOYUNUN
CHP tabanı tarafından milletvekili listesinin üst sıralarında gösterilmesi beklenen Dr. Mehmet AL Ediboğlu, toplantıda çok sessiz ve sıkıntılı olduğu dikkat çekti. Bir üyenin "Haksızlığa uğramış bir milletvekili adayısınız" diyerek görüşlerinin sorulması üzerine Ediboğlu, "Siz ne düşünüyorsanız, öyledir" diyerek, takdiri kamuoyuna bırakması da dikkat çekti.
Bu arada bu tür soruların peş peşe gelmesi Hatay Milletvekili adayı Fuat Çay'ı da rahatsız edince, Çay bu tür sorular yerine geneli kapsayan konularda tartışmanın, konuşmanın gerekliliğini savunarak, İnal Batu'nun da ortaya koyduğu içten ve dostluk mesajlarının da önemine değindi.