Maurer, "Lefkoşa'nın yanısıra Mağusa ve Girne'nin de altyapı yatırımları için ABnin katkıları konusunda karar alındığını" belirtti.
Brüksel'de Kıbrıslıtürk ve Rum gazetecilere yaptığı açıklamada, "Kuzey Kıbrıs'ta özellikle turizm konusunda çalışmalar yapılabileceğini" vurgulayan Maurer sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kıbrıslıtürkler endişelerinde haklılar"
* Kıbrıslı Türklerin endişelerini biliyoruz. Annan Planı çerçevesinde çözümün gerçekleşmesi halinde bile süreç içerisinde Kıbrıslı Türklerden daha zengin olan Kıbrıslı Rumların Kuzeydeki değerli yerleri satın alabileceği gibi bir endişe mevcuttur.
* Bu konuda AB bünyesinde her türlü korunma sağlanmaktadır. Şunu belirtmek isterim ki; Avrupa Birliği üyesi çeşitli ülke veya bölgelerde de daha zengin ülkelerin daha fakir ülkelerdeki taşınmaz malları satın alabilecekleri endişesi vardır ve tabii ki tedbirleri de vardır.
* Polonya'nın benzer endişeleri Avrupa Birliği merkezine iletilmiştir. Polonya, daha zengin ülkelerin bu ülkedeki taşınmaz malları satın alabileceği endişesi içerisindedir. Ancak, öte yandan Almanya ise Polonya'dan işçi akınına uğrayacağı endişesi taşımaktadır.
* Bu durumda, Polonya korunurken örneğin Polonyalıların diğer AB üyesi ülkelerde 7 yıl süreyle çalışamayacakları hükmü karara bağlanmıştır. Polonya'nın tarım ürünlerinin serbest dolaşımı konusunda da süre konmuştur.
* Kıbrıslı Türklerin Avrupa Birliği ülkelerine serbest ticaret yapabilmeleri için formülü bulduk, bu konuda evrakın hazırlanmasından sonra Kıbrıs Ticaret Odası'nın onayına sunacağız. (NK/BB)