Gazetecilerin kendileri ile ilgili yasal düzenlemelere ilgisiz kaldıklarını kabul eden Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) İstanbul Şubesi Başkanı Cengiz Erdinç, tartışmalar için çok geç kalındığını söyledi.
Erdinç, gazetecilerin gösterecekleri tepkinin de, örgütsüzlük ve kamuoyunda basına karşı duyulan olumsuz hisler nedeniyle etkisiz kalacağını savundu.
Kazan: "İktidar kendi bildiğini yaptı"
Tartışmayı zina veya başka konulara kilitlemenin yanlış olduğunu kaydeden İstanbul Barosu eski Başkanı Av. Kazan, "Bir yasa ya iyidir, ya kötüdür" diyerek, bunun iktidarın sorumluluğunu azaltamayacağını savundu.
Siyasal iktidarın "herkes yasayı şeffaf ortamda konuştu" yaklaşımı sergilediğini ifade eden Av. Kazan, "Bu yapıldı ama yine de kendi bildiklerini yaptılar" diyerek tepki gösterdi.
Yasal çalışmalar yürütülürken basın örgütlerinin birçok toplantı ile Meclise mesaj gönderdiklerini hatırlatan Av. Kazan, iktidarın iyi bir yasa yapması için ayrıca kitaplar bulunduğunu, diğer koşulların Adalet Bakanı'nın açıklamalarına kalkan oluşturamayacağını bildirdi.
Av. Kazan, "İyi bir yasa yaptık' desinler, ondan sonra tartışalım. Ama 'yaptık siz de bir şey yapmadınız' demesinler" dedi.
Erdinç: "Habercinin ataleti örgütünü etkiledi"
ÇGD İstanbul Şube Başkanı Erdinç ise, yasal ve pratik engeller getiren TCK tasarısının Temmuz ayından beri tartışıldığı, bu düzenlemeden haberdar olmadıklarını, hatta ilgilenmediklerini ifade etti.
Gazetecilerin bu ataletinin meslek örgütlerini de etkilediğini savunan ÇGD Şube Başkanı, "Bu tartışmalar için çok geç kalındığını düşünüyorum. Artık ağır para cezaları ve hapis cezaları ile karşı karşıya kalındığında bir tepki yükselecek, hatta şimdiden yükseliyor" dedi.
Ancak, Erdinç'e göre: "Bu tepki de hem gazetecilerin örgütsüzlüğü hem de kamuoyunda gazetecilere karşı duyulan olumsuz hislerin etkisiyle pek etkili olamayacak".
Erdinç, yeni TCK'da, örneğin gazetecilerin çok sık kullandığı "telefon kayıtları"nın durumunun çok tartışmalı, hatta tehlikeli hale geleceğini, yasanın zorlayıcılığı altında özellikle tek kaynağa dayalı demeç haberciliği nin ciddi bir sıkıntı yaşayacağını kaydetti.
Erdinç,yaşanacak diğer sorunlar arasında, ekonomi muhabirlerinin eskisi gibi "başarı" haberleri yazamayacak olmalarını, pek çok muğlak ölçülü suçun, basın yoluyla işlenmesi durumunda ceza artırımıyla karşılaşmasını da sayıyor.
"Halk arasında korku ve paniğe yol açmak", "suçu övmek", "kin ve düşmanlığa tahrik" ile ilgili maddelerin özellikle muğlaklık kaynağı olacağını söyleyen Erdinç, ayrıca gazetecilerin yazdıkları haberleri kanıtlayamamaları halinde önemli miktarda para cezalarına çarptırılacak olmalarının da ifade özgürlüğünü sınırlayacağına dikkat çekti.(EÖ/EÜ)