33 kişinin hayatını kaybettiği Suruç Katliamı'nın üzerinden yedi yıl geçti. Yedinci yıl anması için İstanbul, Kadıköy-Beşiktaş İskelesi'nde buluşan kitle "Adalet zinciri" oluşturdu.
Adalet zinciri oluşturulduktan sonra okunan basın açıklamasında Gezi'de katledilen Berkin'in ailesi Elvan Ailesi'nin mesajına da yer verildi.
Açıklamanın ardından Yemeksepeti işçisi Doğu Yılmaz, Geri Dönüşüm İşçileri Derneği'nden Ali Mendillioğlu ve Suruç Aileleri İnisiyatifi söz aldı.
"Emri ben verdim"
Basın açıklamasında özetle şu ifadelere yer verildi:
"2015 yılı, siyasi iktidarın işçi sınıfına ve Kürt Halkına, kadın ve LGBTİ+'lara, Alevilere, gençliğe dönük hak gasplarını, baskıyı ve faşist terörü tırmandırdığı bir yıl oldu. Rojava'da yükselen devrim ve bu topraklardan devrime uzanan binlerce el, Gezi İsyanı, 7 Haziran seçimleri ile hezimete uğrayan siyasi iktidar varlığını sürdürebilmek için kitle katliamları örgütledi, gözaltı ve tutuklama saldırılarıyla devrimci, yurtsever, sosyalist güçleri tasfiye etmek istedi, söz- eylem-örgütlenme hakkını gasp ederek halkın itirazını faşist terörle bastırma yoluna girdi.
"İşte Amed, Suruç, Ankara ve nice katliam bu dönemin ürünüydü. Onlarca katliam örgütleyen IŞİD'e tırlarla silah taşındı, dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu tarafından 'birkaç öfkeli genç' güzellemesi yapıldı. Siyasi iktidarın korunması uğruna Gezi'de biri 15'indeki Berkin Elvan olan 9 arkadaşımız katledildi. Berkin'in katili için Erdoğan 'Emri ben verdim,' dedi, Gülsüm anayı meydanlarda yuhalattı. Amed'in, Suruç'un, 10 Ekim'in ardından 7 yıl geçti."
"Yaralılar, avukatlarımız tutsak edildi"
Suruç Katliamı'nın üzerinden geçen yedi yılda, IŞİD bağlantısının araştırılmadığına dikkat çekilen açıklamaya şöyle devam edildi:
"7 Yıldır Hilvan'da bir hapishane kampüsünde görülen Suruç Katliamı davası tiyatro oyununa dönüşmüştür. Mahkeme heyeti tarafından 33'ler ve Suruç Gazileri yüzde 50 kusurlu ilan edilmiştir. Suruç ailelerinin, avukatlarımızın hiçbir talebi kabul edilmezken ağızlarından çıkan her söz soruşturma konusu olmuştur. Suruç için Adalet mücadelesi düzmece polis fezlekelerinin konusu haline getirilerek arkadaşlarımız, yaralılar, avukatlarımız tutsak edilmiştir.
"7 yıldır sürdürdüğümüz adalet mücadelesinde Suruç Katliamı'nın katilleri ve işbirlikçilerini tanıyoruz. Karşımızdakiler Suruç'un, Ankara'nın, Deniz Poyraz'ın, Berkin Elvan'ın, Nadira'nın, Rabia Naz'ın, Hande Kader'in, Soma'da maden işçilerinin ve nicemizin katilleridir. Yoksulluğumuzdan sorumlu olanlardır, devrimcileri işkencelerde kaybedenlerdir, kadınlara, LGBTİ+'lara yönelik saldırıların failleridir.
"Bu sebeple bugün bu zincirde beraberiz. Hasta tutsaklar için, tecrit koşullarındaki tüm devrimci tutsaklar için, Şenyaşar Ailesi için, Deniz Poyraz için, Gezi Şehitleri için, 301 Madenci için, Çorlu Katliamı için, Çorum için, Maraş için, Sivas için buradayız. Amed, Suruç ve Ankara'nın öfkesiyle buradayız. Adaletin sıkılı yumruğumuzda olduğunu biliyoruz, adaleti sağlama sözüyle buradayız."
Elvan Ailesi'nin mesajı
Gezi Direnişi'nde hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın ailesinin Suruç Anması için gönderdiği mesaj ise şöyleydi:
"33 genç, 33 dost, 33 düş yolcusu.
"7 yıl önce Suruç'ta dostlarımız kardeşlerimiz çocuklara oyuncak kitap gönderiyorlardı. Katledildiler. çocuklarımızın katilleri hala aramızda dolaşıyorken bugün Suruç'ta katledilen dostlarımız için hala adalet sağlanamadı. Bizler katillerin cezalandırılmasını beklerken gençlerimiz, çocuklarımız, dostlarımız hapsediliyor, cezalandırılıyor, katlediliyor.
"Bu yüzden gençlerimizin adalet mücadelesinde yan yanayız. Katillere, tecavüzcülere ve faşistlere karşı omuz omuzayız. Çünkü biliyoruz ki onlar bir, bizler milyonlarız.Suruç'u unutmayacağız, unutturmayacağız."
"Rahat uyusunlar"
Basın açıklamasının ardından Geri Dönüşüm İşçileri Derneği adına konuşan Ali Mendillioğlu:
"Kaybettiğimiz yoldaşlarımızın ete kemiğe bürünmüş hali olarak buradayız. Suruç'ta ölen arkadaşlarımızı mutsuzlukla anmak onlara haksızlık olur. Onların mezar taşına hüzün meleklerini koymuyoruz. Unutmayalım ki çok yaşamak değil, yaşadığımız süre içerisinde ne işler yaptığımız kıymetli. Bu mücadele bitmedi, bitmeyecek de. Arkadaşlarımız rahat uyusunlar. İsimlerini çocuklarımıza vererek onları yaşatmaya devam edeceğiz."
20 Temmuz'daki mezarlık anmaları
Son olarak söz alan Suruç Aileleri İnisiyatifi ise şunları kaydetti:
"Ne kadar çok birleşirsek o kadar çok kazanır. Dosyaya gizlilik kararı koydular ama Suruç Dostları, sokak sokak gezerek gizlilik kararı kaldırılsın dedi. Bu direniş sayesinde gizlilik kararını kaldırmak zorunda kaldılar. Davayı takip edenler bilir, bizim neredeyse hiçbir talebimiz kabul edilmiyor.
"Ancak salonlar doldukça mahkeme heyeti de bir o kadar geri adım atıyor. Bundan sonra da davanın akıbetini sokağın gücü belirleyecek. 20 Temmuz günü ölen arkadaşlarımızın mezarlarında, saat 11:50'de onları anmak için buluşuyor olacağız."
Açıklama "Suruç için adalet, herkes için adalet!" sloganıyla, 20 Temmuz saat 19:30'da Kadıköy Süreyya Operası önüne yapılan çağrıyla sonlandırıldı.
(TY)