Diyarbakır Barosu, Bingöl Barosu, İnsan Hakları Derneği (İHD), MAZLUMDER ve Özgür-Der'den temsilcilerin katıldığı bir heyet Bingöl Karlıova'da incelemelerde bulundu.
Karlıova'da Taşlıca Köyü Korucubaşı Hacı Alan öldürülmüş, ardından ilçeye gelen korucular, BDP binasına saldırmış, bir evi ateşe vermiş, belediye binasını da tahrip etmişti.
DİHA'nın bildirdiğine göre, ilçeye gelen heyet bölgedeki temasları sırasında ilçe kaymakamı ve savcıyla da görüşmek istedi, ancak her ikisi de görüşmeyi kabul etmedi. Savcının dosyanın Bingöl'e gönderildiği gerekçesi ile kabul etmediği bildirildi.
Heyet, olayın üzerinin kapatılacağından endişeli olduklarını açıklarken, Bingöl Milletvekili İdris Baluken "Hiçbir yasal, hukuksal prosedür işlememişse, hukuk devletin ilkelerinin sorgulanması gerekir" diyerek tepkisini gösterdi.
Bingöl Valisi Mustafa Hakan Güvençer'le görüşen heyette yer alan İHD Diyarbakır Şube Sekteri Raci Bilici, görüşmede kaygılarını ve korucularla ilgili idari soruşturma açılmadığını dile getirdiklerini söyledi. Bilici, Vali Güvençer'in de ilçede adli tahkikatın yapıldığını fakat idari soruşturma yetkisinin ancak İçişleri Bakanlığı'na ait olduğunu söylediğini bildirdi.
Şu ana kadar tek bir korucunun gözaltına alınmadığını belirten heyet, korucular tarafından ölümle tehdit edildiğini söyleyen Belediye Başkanı Ferit Çelik ile de bir araya geldi. Çelik'in görüşmede, olay günü ilçenin mülki amirlerinin telefonlarına bakmadığından ve ardından basında çıkan haberler dolayısıyla kaymakamın kendisine tavır aldığından söz etti. Çelik, ilçede yaşananları "Kürtleri bitirmeye yönelik hazırlanan konseptin bir parçası" olarak yorumladı.
Çelik tehdit edilmesi üzerine suç duyurusunda bulunmuştu. "Korunması gereken halk iken, saldırıya uğrayan halk gözaltına alınmaktadır. Saldıran, işgal eden, sağı solu yakan evleri tarayan, aslında Kürtleri bitirmeye yönelik hazırlanan konseptin bir parçası olan korucular iken, buna rağmen devlet olanlara seyirci kalıyor" diye konuşan Çelik, halkın korktuğunu, devletin korucularla işbirliği yaparak, evlerini yakıp yıkacağını düşündüğünü anlattı.
Heyet, Karlıova'daki olaylar sırasında evi ve başkanı olduğu parti binası yakılan, ölümle tehdit edilen BDP İlçe Başkanı Şemsettin Özen'in benzin dökülerek yakılan ve 500 bin TL tutarında maddi zarar gören işyerine de gitti.
İşyerinde çalışanlardan Murat Karabağ, yangını çıkaran kişinin bir korucu olduğunu, diğer korucuların yangını söndürmeye çalışanları havaya ateş ederek engellediğini söyledi. Karabağ, olay yerinde onlarca polis olmasına rağmen hiçbirinin korucuları engellemeye kalkışmadığını ifade etti.
Heyet son olarak, evi kurşunlanan ve işyeri tahrip edilen, buna rağmen gözaltına alınan Nevzat Azak'ın eşi Hurinaz Azak'la da görüştü.
Huriye Azak, haki renkli kıyafet giymiş iki kişinin eve gelerek arama yaptığını anlattı: "Hemen iki dakika sonra iki korucu eşi ile iki tane erkek korucu kapının önüne geldi. Erkekler içeri girmedi, kadınlar içeri girdi. İstanbul'dan gelen misafir bir kadın vardı, onu boğazladılar, beni iteklediler, bebeğimle birlikte yere düştüm. 'Nerde! Nereye sakladınız? Çıkarın' falan dediler. Bardakları kırdılar, kapıları tekmelediler. Çıktılar. Hemen sonra bizim evde olduğumuz halde evi taramaya başladılar. Ölümden şans eseri kurtulduk. Adeta gözleri dönmüştü."
İncelemelerini ve gözlemlerini bir raporla duyuracak olan heyette İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Raci Bilici, Diyarbakır Barosu Genel Sekreteri Avukat Devrim Barış Baran, Bingöl Barosu Genel Sekteri Avukat Nihat Aksoy, İHD Bingöl Şube Başkanı Nihat Çelik, MAZLUMDER Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Mustafa Sarıhan ve Özgür-Der Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Emin Altun bulunuyordu. (YY)