24 Ağustos 2012 tarihinde hastalığına yenik düşen, futbolcu ve sendikacı Metin Kurt dün gece Devrimci Spor Emekçileri Sendikası'nın düzenlediği bir etkinlikle anıldı.
Ses Tiyatrosu'nda gerçekleştirilen etkinlik Metin Kurt'un üzerinde çalıştığı kitabın tanıtımı için vefatından önce planlanmıştı. Kurt'un erken ve beklenmedik vefatı sonrasında etkinlik iptal edilmedi ve anma etkinliği olarak yapıldı.
Anma etkinliğinde yapılan panelde Bağış Erten, Kurtuluş Kılçer, Veysel Atayman, Mehmet Karlı ve Emre Sarıkuş'un konuşmacı olarak katıldı. Gecede ayrıca Metin Kurt'un vefatından önce tamamladığı, hayatını ve mücadelesini anlattığı kitabı ''Çizgideki Gladyatör Metin Kurt''un tanıtımını Jale Altuner yaptı.
Etkinliğin açılış konuşmasını Devrimci Spor Emekçileri Sendikası'ndan Yavuz Karamahmutoğlu yaptı: "Biz bu paneli ve önümüze koyduğumuz diğer tüm planları yaptığımızda Metin Abi bizimler beraber masanın başındaydı ve aramızda olsaydı bu panelin açılış konuşmasını yapmak üzere kürsüde olacaktı ve ben de salondaki yerimden söyleyeceklerini pür dikkat dinleyecektim.''
Metin Kurt'un herhangi bir zaman diliminde spor alanının hiçbir kirli yerinde almadığını, yaşamını sadece emekçilerin ve özelde spor emekçilerinin daha iyi bir düzende oynamaları için adadığını dile getiren Karamahmutoğlu, son olarak tüm sporseverlere çağrı yaparak muhalif taraftarlar birliğinin ve Türkiye spor meclisinin kurulmasını istediklerini söyledi.
''Çizgideki Gladyatör Metin Kurt'' kitabının derlemesini yapan Jale Altuner ise kitapta Metin Kurt'un futbolu bıraktıktan sonra yaşadığı sürecin bir anlatıldığını, kitabın bir bütün olarak onun hikayesini anlattığını, özel de ise futboldan sonraki örgütlenme ve politik mücadelelerini kapsadığını söyledi.
Etkinliğin devamın da ise Tekyumruk, Solaçık ve Halkın Takımı taraftar grupları temsilcileri Metin Kurt ile ilgili duygularını dile getirirken futbolda ırkçılığa, homofobiye, holiganlığa karşı olduklarını mesajını verdiler.
''Metin Kurt'tan bir bayrak devraldık''
Çağrı Kınıkoğlu'nun hazırladığı Metin Kurt belgeseli ile devam eden etkinlik sonrasında ''Sporda Ter Dökenler Kazanacak'' başlıklı panele geçildi.
Panelde ilk konuşmayı Spor Emek Sen'in kurucularından Kurtuluş Kılçer yaptı.
Kılçer, "Metin Abi 'Spor her zaman egemenlerin elinde oldu; entelektüeller ve solcular bu alanı boş bıraktı, biz doldurmalıyız' derdi'' diyerek başladığı konuşmasında "Spor İş Yasası" hakkındaki görüşlerini dile getirdi. Kılçer iddialı bir işe giriştiklerini ve spor emekçilerini örgütlemenin zor olduğunu bildiklerini söyledi.
''Hem Lefter'in hem Metin'in ölmesi lanetli bir şey''
Kılçer'den sonra konuşan NTV Spor yorumcusu ve Radikal gazetesi spor yazarı Bağış Erten "Burada Konuşabilmemiz için Metin Kurt'un maalesef ölmesi gerekiyordu. Şu an içinde bulunduğumuz siyasi gerilim ortamında da açlık grevlerinden birilerinin ölmesi bekleniyor" dedi.
Erten konuşmasının devamında endüstriyel futbol ve medyanın spor haberlerinde nasıl bir tutum ve söylem ortaya koyduğunu anlattı. Kendisin de içinde bulunduğu medya grubunun da dahil olmak üzere spor ve futbol haberlerinde magazinsel ve popüler kültüre ait söylem dilini kullandıklarını dile getiren Erten; Metin Kurt'un iyi ve uzlaşmacı bir dile sahip olduğunu söyledi. Erten, konuşmasını ''Seyreden ve oynayan yoksa bu oyun yoktur'' sözleri ile bitirdi.
''Metin Kurt her şeyden önce devrimciydi''
Bağış Erten'den konuşmayı devralan İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Veysel Ataman ise Metin Kurt ile ilgili kişisel anılarını paylaştı. 1969'dan ölümünde değin çok yakın olduklarını söyleyen Ataman "Metin gerçekten kuşkucu bir insandı. Onun aradığı pratik hayata bir cevaptı. Metin esas sorulara cevap arardı. İşini bu kadar seven birini görmedim" dedi.
Metin Kurt'un futbolu reddederken aynı zamanda onun bir aracı olduğunu söyleyen Ataman, "Metin bu ikilemi ömrü boyunca hep yaşadı" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
''Futbolda sendikalaşma büyük önem arz ediyor''
Galatasaray Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mehmet Karlı, Türkiye'de sendikalaşma ve sendikalaşmanın önündeki yasal engeller hakkında bilgi verdi.
"1970'lerde 40 milyonluk Türkiye nüfusunun içinde iki milyon örgütlü işçi varken şimdi ise 400 bin işçi var. Örgütsüzleştirme ve sendikasızlaştırma politikalarına bağlı olarak son 10 yılda sendikalı işçi oranında yüzde 38 azalma gerçekleşti'' dedi.
Futbolun popüler kültürün en hegemonik yerinde bulunduğunu söyleyen Karlı, ''Futbolda sendikalaşma büyük önem arzetmektedir'' dedi. Panelde son sözü alan Emre Sarıkuş ise Metin Kurt'un ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. (ED/HK)