Sosyal Politika, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPoD), 17 Eylül Pazar günü İstanbul’da LGBTİ+’ları hedef alan “Büyük Aile Buluşması” adı altındaki nefret mitingine dair açıklama yaptı.
Dayanışma çağrısının yapıldığı açıklamada, “Tüm siyasi partileri ve demokratik kurumları, 17 Eylül 2023 tarihinde saat 15:00’te İstanbul Saraçhane Parkı’nda gerçekleşecek etkinliği kamusal alanda kınamaya ve LGBTİ+’larla dayanışmaya çağırıyoruz” denildi.
“Anayasa çiğneniyor”
Açıklama özetle şöyle:
“RTÜK, toplumda bir kesim insanı yalnızca cinsiyet kimliği ve cinsel yönelimi nedeniyle ötekileştiren ve hedef gösteren bu organizasyonun çağrısı için bir kamu spotunun hazırlanmasına ve televizyonlarda yayınlanmasına onay veriyor."
"Çeşitli gruplar tarafından şehir meydanlarında yapılan yürüyüşlere izin veriliyor, nefret söylemi içeren bu eylemlere güvenlik güçleri tarafından bir müdahalede bulunulmuyor, aksine devlet kurumu olan RTÜK tarafından kamu görünürlüğü artırılmaya çalışılıyor."
“Arkasında hangi ideolojik, siyasal çıkar olursa olsun, hangi tartışmalar bu nefret kampanyasının arkasına gizlenmiş olursa olsun bugün görmemiz gereken artık bu nefret siyasetinin LGBTİ+’ların hayatlarına zarar verdiğidir. Ve artık nefret mitingleri ile nefret suçlarının ve siyasetin birbirini beslediğini gözardı etmememiz gerekiyor."
'Toplumsal yaşamı kutupsallaştırmayın'
“Anayasa ve uluslararası hukuk normlarına göre nefret söylemi teşkil eden bu kampanyalar aynı zamanda beslendikleri enformasyon kaynakları ve komplo teorilerini temel alan popülist ideolojik söylemler ile toplumu kutuplaştıran eylemler haline dönüşmüş durumda."
“Bu nefret siyaseti kimi zaman depremden etkilenen bir LGBTİ+’nın kendini koruyacağı barınma, sağlık, temel gıdaya erişim gibi haklara erişmesine engel olurken kimi zaman sokakta yangın tüpüyle “eğlencesine” saldırının hedefi haline gelmesine sebep oluyor. Sokakta açık şiddet vakalarının yaşandığı çoğu olaya artık devlet memuru olarak görev yapan polisin dahi fail olarak eklendiğine tanıklık ediyoruz. Tüm bunların birbirini besleyen birbirinin gerekçesi olan şeyler olduğunu görüyor ve biliyoruz."
“Diğer yandan iktidarın bir süredir bahsettiği ve LGBTİ+’ları “sapkın” kişiler olarak nitelemek istediği anayasa değişikliğine giden bir süreçte bu nefret mitinglerinin düzenlenmesinin tesadüfi olduğunu düşünmüyoruz."
"Toplumsal yaşamı kutuplaştırma siyaseti ile dizayn etmeye çalışan iktidarın meşru toplumsal bir kimlik olan LGBTİ+’lara karşı suni bir karşıtlık yaratmak istediğinin farkındayız. Toplumun hafızası ve kodlarını bir kimliğe ve varoluşa karşı linç kültürü ile yeniden inşaa etmeye çalışan bu nefret siyasetinin tehlikeli bir yöne doğru itilmeye çalışıldığını görüyoruz. “
“Biliyoruz ki bu linç kampanyası yalnızca toplumun bir kesimine yönelik nefreti ve kini kışkırtmakla kalmayacak tüm toplumsal varoluşlara yöneltilecektir. Bu nedenle LGBTİ+ haklarını, açık ve tereddütsüz şekilde savunmak aynı zamanda demokratik değerlere sahip çıkmak ve insan haklarını herkes için savunmak anlamını taşıyor.”
“Tüm siyasi partileri ve demokratik kurumları, 17 Eylül 2023 tarihinde saat 15:00’te İstanbul Saraçhane Parkı’nda gerçekleşecek etkinliği kamusal alanda kınamaya ve LGBTİ+’larla dayanışmaya çağırıyoruz.”
(EMK)