Her ne kadar Cumhuriyetçi Birlik Partisi (RPR) adayı Jacques Chirac'a genelde Batı Fransa; üçüncü gelen Sosyalist aday Lionel Jospin'e Batı ve Güneybatı Fransa'da; aşırı sağcı Le Pen'e ise Kuzey, Kuzeydoğu ve Kuzeybatı Fransa'da yüksek oy verilmesi sonuçlarla ilgili sadece bölgesel fikir veriyor.
Oy kullanmayanlar
Le Pen'in yüzde 16.86 oy aldığı seçime 11 milyonun üzerinde Fransız seçmen (yüzde 28.40) katılmadı, Nisan 1995 seçimlerinde oy kullanmayanların sayısı 8.6 milyon idi.
1995'te radikal sol desteği
Sosyalist Parti adayı (Başbakan) Jospin, 4 milyon 500 bin oy alınca siyasetten de çekilmek zorunda kaldı. Başbakan 1995 Seçimleri'nin ilk turunda 7 milyon oyu partisinde toplamıştı. Radikal sol ve bu seçimin adaylarından Jean-Pierre Chevenement'in çevresindeki seçmenler geçen seçimlerde Jospin'i desteklemişlerdi.
Sol çeşitlilik Jospin'e yaramadı
Komünist ve Yeşil oylar bir kenara bırakılırsa, Taubira'dan Chevenement'e kadar bir çok solcu adayın Jospin'e ikinci tura katılmasının yolunu açacak 300.000 oyu "kaptıkları" görülüyor. Bu nedenle, Cumhurbaşkanlık Seçimleri'nde görülen sol çeşitliliğin "faturası" Sosyalist Parti adayına çıktı.
Komünist Parti kaybediyor
Sol açısından bir başka ders ise, Fransız Komünist Partisi'nin (PCF) oylarında görülen erimedir. Yüzde 3.37 oy alarak partisindeki güç kaybını önleyemeyen aday Robert Hue'ye,1995 Seçimlerinde seçmen 2.6 milyon oy verirken 21 Nisan'da bu rakam 960.000'a düştü.
Bu nedenle, Komünist Partisi'nde bu durumu oylarını 1995 Seçimlerine göre yarım milyon artıran Yeşiller Partisi'nin başarısı ile tek başına açıklanamaz.
Radikal sola kayış
Kimi zaman sağa kayan politikalar da izleyebilen Jean-Pierre Chevenement'in oyları da hesaba katılacak olursa, çeşitli sol partiler 7 yılda toplam 1.5 milyon oy kaybetti. Doğrudan bir nedensellik ilişkisi kurulmasa da, bu partilerin kaybettikleri oyların toplamı neredeyse radikal sol partilerin kaydettikleri oy artışına (1.358.000) eşit olduğu rahatlıkla söylenebilir.
İşçi sorunlarından kopma
Fransa'da bugün merkez sol, sağ partilerin söylem olarak ağızlarından düşürmedikleri "şiddet", "asayiş" gibi sorunlara kulak tıkamakla eleştiriliyor. İş yaşamında 35 saate indirilen haftalık çalışma uygulamasının yoksul insanların çalıştığı ortamlarda ne şekilde uygulandığının tespit edilmediğine ilişkin suçlamalar da Jospin oylarındaki düşüşü açıklayan bir başka neden.
Son 5 yılda Cumhurbaşkanı-Başbakan "iyi anlaştı"
Son beş yıl içerisinde Başbakan Jospin'in Cumhurbaşkanı Chirac'la iyi geçinme anlaşması ve iş çevreleriyle yakın ilişkiler, vaatlerin yerine getirilememesi ve sol politikaların hayata geçirilememesi başbakanı ikinci turdan eden ve daha da önemlisi tabanından uzaklaştıran nedenler arasında sayılıyor.
Sağ 4 milyon oy kaybetti
Sağda da durum pek iç açıcı değil. Her ne kadar ikinci turda kazanacağına kesin gözüyle bakılsa da, aday Chirac 21 Nisan sınavında 700.000 kadar oy kaybetti. Sağ partilerinin, yedi yıl önce elde ettikleri oyların toplamı 13.5 milyon iken son seçimde bu toplam 9.6 milyona indi. Böylece sağ partiler 4 milyona yakın oy kaybettiler.
Aşırı sağ oylarını 900.000 artırdı
Ancak, oylarını 900.000 kadar artıran aşırı sağ Ulusal Cephe'nin,orta sağ partilerine ve Chirac'a küskün seçmenden oy kapması zor görünüyor. Ancak Fransa'da sola oy veren kimi yoksul seçmenin, ayrıca bir zamanlık göçmenliği yaşamış Fransız vatandaşların da, az da olsa, aşırı sağcı Le Pen'e oy verdikleri konuşuluyor.
Chirac'in televizyonda tartışmak istemediği Le Pen'e karşı Fransa'da sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler, okul temsilcileri "Antifaşist Cephe" kuruyor.
Aritmetiğin ötesi
Fransa seçim sonuçlarını "Le Pen" karşıtları tatildeydi gerekçelendirmeleri, ve bu aritmetik hesaplar bütünüyle açıklamıyor. Sokaktaki her on kişiden birinin "Fransız olmadığı" ülkede artan ırkçılık, yabancı karşıtlığı, yabancının yabancıya düşmanlığı ve nihayet gelir dağılımı eşitsizliği ve dolayısıyla yoksulluk gibi başlıklar incelenmeye değer görünüyor.
Bu Fransa, Avrupa ve dünya için olduğu kadar Türkiye için de çok önemli. (EÖ)