*Fotoğraf: Can Candan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Melih Bulu'yu Boğaziçi Üniversitesine rektör olarak atamasıyla başlayan protestolar 502. gününe girdi.
72 haftadır mücadelelerinden vazgeçmeyen akademisyenler 341. kez #KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz diyerek rektörlük binasına arkalarını döndüler.
Akademisyenler nöbet boyunca ellerinde “Kabul Etmiyoruz” “Vazgeçmiyoruz” ve “Özerk, Özgür, Demokratik Üniversite” yazan dövizler taşıdılar.
Akademisyenler nöbetlerinin ardından haftanın her son iş gününde olduğu gibi haftalık açıklamalarını okudular.
Açıklamada özetle şu ifadelere yer verildi:
"Bu hafta Boğaziçi Üniversitesindeki gayrimeşru ve yıkıcı müdahalelere karşı başlattığımız, özgür, özerk ve demokratik üniversite idealine odaklı hak mücadelemizin 500. gününü geride bıraktık. Çarşamba günü tüm bileşenlerin geniş katılımıyla gerçekleştirdiğimiz öğlen nöbetinin ardından Fikret Adaman’ın Söz 101 etkinlikleri çerçevesinde devlet, piyasa ve sivil toplum ilişkilerini irdelediği açık dersine katıldık.
"Açık dersi, üniversitemizin üst yönetim kadrolarında yer almış meslektaşlarımızın yaptığı açıklamalar izledi. Bu açıklamaların odağında, üniversitemizin akademik yapısını, işleyişini ve kurumsal kimliğini temelden değiştirmeyi hedefleyen 11 Mayıs senatosu kararları vardı.
"Atama kriterlerinde değişiklik yapıldı"
"Bölüm ve fakülteler bilgilendirilmeden, üniversite iradesi hiçe sayılarak, dışarıdan getirilmiş, Boğaziçi Üniversitesinde kadrosu dahi olmayan kişilerin imzasıyla kurumumuza dayatılan bu hayati kararların içeriğini ve olası sonuçlarını yeniden vurgulamak isteriz:
"11 Mayıs senatosunda gayrimeşru mükerrer oylar yardımıyla ve kuruma yabancı, taşıma kadroların oluşturduğu çoğunluk aracılığıyla, üniversitemizin akademik yönetişim ilkelerine büyük hasarlar veren, siyasi kadrolaşmanın önünü açan kararlar alındı.
"Boğaziçi Üniversitesi atama ve yükseltme kriterlerinde; üniversite istihdam süreçlerinde ve üniversite kurullarına dair toplantı usul ve esaslarında kapsamlı değişiklikler yapıldı.
"Akademik ilkeler yok sayıldı"
"Aynı oturumda, bir Üniversite Yönetim Kurulu üyesi, görev süresi dolmadan, hakkında herhangi bir soruşturma veya komisyon incelemesi yürütülmeden, keyfî, mesnetsiz ve hukuk dışı bir kararla görevinden alındı. Bu sayede Naci İnci yönetimi, bu üst idari kurulda üniversite iradesi ve ilkelerini temsil eden bir oydan daha kurtulmuş oldu.
"Bu kararlarla kayyım yönetimi, önceki dönemlerde Yükseköğretim Kanunu çerçevesinde tanımlanmış ve meşru senatomuz tarafından kabul edilmiş temel akademik ilkeleri yok saydığını, Boğaziçi Üniversitesinin katılımcı ve demokratik yönetişim modelini lağvetmeyi amaçladığını ve liyakat esaslı, şeffaf istihdam süreçlerine son vereceğini kesin ve nihaî olarak ilan etmiş oldu.
"Boğaziçi vasatlaştırılıyor"
"Tekrar ediyoruz: Üniversiteyi temsil etmekten uzak olan senatonun bu girişimi, yerleştirilmiş kadroların vesayeti üzerinden kurum iradesine karşı yapılmış bir darbe hükmündedir.
"Gayrimeşru çoğunluğun aldığı bu kararlarla, kayırmacılığın ve siyasi kadrolaşmanın önünün açılması, Boğaziçi Üniversitesinin nitelikli bir kamu üniversitesi olma özelliğinin yok edilerek vasatlaştırılması ve değersizleştirilmesi hedeflenmekte.
"Gayrimeşru uygulamalar sona ersin"
"Her hafta olduğu gibi süregiden hukuksuzluklara dair yaptığımız çağrımızı yineliyoruz: Üniversitedeki gayrimeşru uygulamalar bir an önce sona ermelidir. Üniversitemizdeki tüm fakülte dekanları, enstitü müdürleri ve yüksek okul müdürü seçimle göreve gelmeli ve seçilmiş kurullarla denetlenebilmelidir.
"Şeffaf ve demokratik yollardan belirlediğimiz ve haksızca işlerine son verilen dekanlarımız bir an önce görevlerine iade edilmelidir. Atama ve yükseltme kriterleri hiçe sayılarak, bölüm ve fakültelerin onayı alınmadan, tepeden inme kararlarla yapılan tüm atamalar gayrimeşrudur, geri alınmalıdır.
"Hukuksuzca kadrolaşanlar istifa etsin"
"İşlevsizleştirilen Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi ve Cinsel Tacizi Önleme Koordinatörlüğü işinin ehli çalışanlarıyla birlikte bir an önce tekrar faal hâle getirilmelidir. Naci İnci ve yönetimi ile bugüne kadar hukuksuzca kadrolaşmış tüm isimlerin istifasını talep ediyoruz.
"Fakülte ve bölüm kararları yok sayılarak işine son verilen ve dersleri iptal edilen meslektaşlarımızın haksızca uzaklaştırıldıkları işlerine iade edilmelerini, ayrıca öğrencilerimiz, akademik ve idari personelimiz hakkında mesnetsiz gerekçelerle açılmış tüm disiplin soruşturmalarının geri alınmasını bir kez daha talep ediyoruz. Üniversitemizi yılmadan ve kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.
"Türkiye’de özgür, özerk ve katılımcı ilkelere dayalı bir üniversite ideali gerçekleşene kadar, Kabul Etmiyoruz, Vazgeçmiyoruz." (RT)