Kararda barajların daha projelendirilme aşamasında, planlanan alanlardaki taşınmaz kültür varlıklarının ve arkeolojik sit alanlarının koruma altına alınması ön görülüyor.
Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Dönem Sözcüsü avukat Arif Ali Cangı Hasankeyf ve Allianoi için oluşturulacak bilimsel komisyonlarca yapılan çalışmaların ve çözüm önerilerinin kararla önem kazandığını söylüyor.
Karar: Sit alanı üzerindeyse baraj başka yere yapılmalı
Koruma Yüksek Kurulu'nun 04.10.2006 tarihli ve 717 sayılı "Baraj alanlarından etkilenen taşınmaz kültür varlıklarının korunması" ile ilgili ilke kararında; baraj alanları içinde kalan taşınmaz kültür varlıklarının ve arkeolojik sit alanlarının koruma ve kullanma koşulları belirlendi.
EGEÇEP adına Av. Cangı'nın kararda dikkat çektiği bölüm şöyle:
"...Baraj yapılması planlanan alanlarda, üniversitelerden ve Bakanlık uzmanlarından oluşacak bir heyet tarafından mevcut ve olası taşınmaz kültür varlıklarının çağdaş ve güncel bilimsel yöntemler aracılığıyla envanter ve belgeleme çalışmalarının yapılması, söz konusu alanda taşınmaz kültür varlıklarının ve arkeolojik sit alanlarının bulunması halinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (DSİ) tarafından planlanan alanın dışında baraj alanı olarak başka yerlerin planlamasının yapılması..."Cangı kararda ayrıca baraj inşaatı sürdürülen ve tamamlanan yerlerdeki kültürel varlıkların korunmasını içeren bölümünü de örnek veriyor:
"...üniversitelerin konuyla ilgili öğretim üyelerinin yer aldığı Bilim Komisyonları oluşturulması, komisyonlarının çalışmaları sonucunda kültürel varlığın yerinde korunmasına, başka bir yere taşınmasına veya belgelenerek su altında bırakılmasına ilişkin önerilerin koruma bölge kuruluna sunulması...""Kültür mirasına müdahale yasadışı"
Hasankeyf ve Allianoi gibi değerlerin korunmasının ve gelecek kuşaklara aktarılmasının hukuksal ve tarihsel sorumluluk olduğunu savunan Cangı, "Koruma Yüksek Kurulu'nun ilke kararını bu çerçevede değerlendirmek gerekir. Umut ediyoruz ki, bu ilke kararı ile yeni Zeugma'lar, Hasankeyf'ler, Allianoi'ler yaşamayız" diyor.
Cangı Türkiye'nin imzaladığı uluslararası sözleşmeleri ve Anayasa'nın 63/1.maddesini de hatırlatarak, insanlığın ortak kültür mirası olan değerlerin yok olmasına yol açacak her türlü faaliyetin yasadışı olduğunu vurguluyor. (EZÖ/TK)