Uzun, "Sırrını Surlarına Fısıldayan Şehir: Diyarbakır" kitabına yazdığı önsözde, devamla, "Yumuşakça, dostça akan bir ses. Anlamlı, ferahlatıcı bir ses" diyor.
Kitap, okuru Utku Lomlu'nun fotoğrafı ve Ümit Kıvanç'ın tasarımıyla daha kapaktan yakalıyor. Sırasıyla önsöz, Diken'in 1950'lerde annesiyle sandalyenin üzerindeki o duruşu, şehrin tarihini ve doğasını da içeren gündelik hayatını anlatan fotoğraflar ve 285. sayfadaki son cümle: "Öteki" kavramını yüreğinin derinliklerine yerleştirerek yaşamak olmalı."
Diken, "bir Diyarbekir anlasın beni isterdim, bir de..." diyor. Kapakta kadın, ilk resim anne ve "... bir de eşim Belgin".
Önce Şeyhmus'un hikayesi
Diyarbakır'ın hikayesi, insanın hikayesi. Yazar, önce adından ve hayata gelişinden başlıyor söze:
"Annem onüçünde, babam yirmisinde. Evliliğin ertesinde beş yılda beş çocukları oluyor. Beş çocuk da bir yaşını doldurmadan ölüyor. (...)
"Sonunda babam bir gün Binxet (Hat'tın altı-Suriye sınırı) dedikleri yerlere ticaret için gidiyor. Dönüşte Sultan Şeyhmus'u ziyaret ediyor. Müritler babama daha önce sözü edilen iki adet kurumuş inciri veriyorlar. Babamla annem kurumuş incirleri yiyip cinsel ilişkiden sonra adak adıyorlar."
Şeyhmus Diken işte bu bebek. İsmi onun peşini bırakmıyor. Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdiğinde, kaymakam adaylığı (maiyet memurluğu) sınavında, adının anlamı soruluyor.
"İşini en iyi yapan, yapmaya çalışan şeyh."
"Kaymakam olduğunda da görevini en iyi yapan kaymakam mı olacaksın?"
"Olmaya çalışacağım."
İyi ki kaymakam olamıyor
Şeyhmus Diken, kaymakam olamıyor ki, işini iyi yapsın. Siirt'te mülki idare amiriyken görevden alınıyor.
İnsanın, "iyi ki de kaymakam olmamış, yoksa bir yazarı hiç tanımamış olacaktık" diyesi geliyor.
Baharmışsın gibi
İletişim Yayınları'nın Memleket Kitapları dizisinden çıkan kitap 7 bölümden oluşuyor: Diyerbekirli'nin ahı, gelin tanış olalım, iki nehrin (ve bir dağın) hikayesi, yeni şehrin hüznü, "Kazı Kazan", "Seni baharmışsın gibi düşünüyorum, seni Diyarbakır gibi", "Diyarbakır diyarım, yitirmişim yanarım".
Hemen her yazı dizelerle başlıyor. İşte Diyarbakır'ın göç çocukları yazısında, Murathan Mungan'dan bir giriş: Kaybolmuş yüzyılların vatanında/Ölümün erken takibe aldığı çocuklar
"Diyarbakır" 20 günde iki baskı yaptı.
Şeyhmus Diken kimdir?
Diken 1954'de Diyarbakır'da doğdu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun oldu. Üç yıl mülki idare amirliğinden sonra "resmi kamu hizmeti"nden ayrıldı, "sivile" geçti.
Kendisini Diyarbakır'da ve Güneydoğu'da sivil toplum örgütlerinin gelişmesi, yaygınlaşması çabasına verdi. 1990'larda Radikal, ve Yeni Yüzyıl/Binyıl gazetelerinde yazıları yayımlandı. Bu kitabın yayımlandığı tarihte Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkan danışmanı idi.
Daha önce, Kürdili Hicazkar metinler (Doruk Yayınları, Ankara 1997) ve Güneydoğu'da Sivil hayat (Metis Yayınları, İstanbul 2000) kitapları yayınlandı. (NM/BB)