Naçizane benim de kurucuları arasında yer aldığım Diyarbakır Sanat Merkezi son iki yıldır giderek artan ivmeyle Diyarbakır'ın kültür, sanat dünyasına heyecan katıyor da! Asıl bugünlerde derdimiz son birkaç aydır Diyar Galeria Sinemaları ile ilgili.
Altı yıl önce 1998 sonlarında binbir heyecan ve beklentiyle 4 salonuyla açılan, son bir yıl içinde de 6 salon daha eklenme çabalarının son aşamalarına gelinen Galeria sinemaları bugünlerde kapanmakla yüz yüze.
Şöyle bir yakın günlere dair geriye dönüp baktığımızda bu kadar kısa zaman dilimi içinde Galeria sinemalarının ve işletmecisi Mehmet Çetintaş'ın ne kadar da dolu ve de yoğun işler çıkardığının canlı tanığı kent kamuoyu.
Son dört yıldır Büyükşehir Belediyesinin düzenlediği kentin kültür, sanat festivaline sinema salonlarıyla katkı sunmuş. Avrupa Komisyonu Türkiye Büyükelçisi Karen Foog'u Gezici Avrupa Film Festivali nedeniyle salonlarında ağırlamış. Bir dolu lokal sinema filmi etkinliklerine erinmeden eyvallah etmiş Çetintaş.
En somutunu da benim de tanıklık ettiğim ünlü Kürt yönetmen Bahman Gobadi'nin Sarhoş Atlar Zamanı filminde yaşamıştık. Sarhoş Atlar Zamanı bir Kürt filmiydi. Ve yönetmeninin de katılımıyla Diyarbakır galası Galeria Sinemalarında yapılacaktı.
Günler öncesinden Diyarbakır'ın entelektüel kamuoyu çalkalanmaya başlamıştı. Ne de olsa uluslararası ünü olan ve Avrupa'da bir dolu ödül almış olan bir Kürt filmi hem de Kürtçe konuşmalarla üstelik de yönetmeninin de katılımıyla Diyarbakır'da oynayacaktı.
Bütün engelleme girişimlerine karşın Mehmet Çetintaş her şeye göğüs germiş, "Ben bu filmi Diyarbakır seyircisine izlettireceğim" demişti. Uygun! Bir dille üst düzeyde bir kamu görevlisi Çetintaş'ı makamına davet edip çaylar yudumlanırken "Yarın insanın başına neler geleceğini kim bilebilir ki! Mesela bir binanın önünden yürürken yukarıdan bir taş adamın başına düşebilir" bile demişti.
Buna rağmen "Ben bu şehirliyim. İşletmeciyim. Ve bu şehre borcum var" deme cesaretini göstererek yılmamıştı Mehmet Çetintaş. Görkemli bir gala ile filmin gösterimi yapılmış. Ardından da güzel bir kokteylle Sarhoş Atlar Zamanı günlerce Diyarbakır seyircisi ile buluşturulmuştu.
Ödül alan filmler haftası, ülke sinemaları haftası, Yılmaz Güney filmleri gösterisi hep Galeria sinemalarının ajandasına kayıt olarak düşmüştü Diyarbakır'ın yakın dönem sinema tarihinde. Sinemayla hiç tanışmamış köylü çocukları hiçbir ücret ödemeden Galeria sinemalarında filmlerle tanışmıştı. Sivil Toplum Örgütlerine, kadınlara, çocuklara, özürlülere talepleri halinde ücretsiz ya da çok cüzi rakamlarla özel gösterimler yapılmış. Ve bu türden taleplere hiçbir zaman hayır dememişti Mehmet Çetintaş.
Ve Diyarbakır'da kendisinden önce geleneksel usullerle yapılan eski sinemacılığa yeni bir kapı, ufuk açmıştı. Küçük salonlarda uygun ses sistemi ve klimalı ortamlar, rahat koltuklarda sinema filmi izlemenin keyfini yaşatmıştı bizlere Çetintaş. Galeria Sinemaları açıldıktan sonra diğer sinemalar da onun rotasını izlemişlerdi. Şehir yeni salonlara kavuşmuştu.
Ankara'dan Ankara Sinema Derneği başkanı Ahmet Boyacıoğlu ile Gezici Avrupa Film festivalini, İstanbul'dan Vecdi Sayar ile ilk Kültür Sanat festivalini, yine İstanbul'dan yüreği Diyarbakır ve güneydoğu ile atan Osman Kavala ile Diyarbakır Sanat Merkezi'nin kuruluş aşamalarında aktif görev üstlenmiş
Bu günlerde Galeria Sinemeları kapalı. Bu denli heyecanla ve de istekle sinemacılık yapan Mehmet Çetintaş'ın eskilerin tabiriyle "Şevki Kırılmış".
Bizler ise Galeria siemalarının bir an önce filmleriyle, Diyarbakır halayına kalkarken, Galeria sinemaları da işletmecisi de şehre küsmemeli diyoruz. (ŞD/YS)