Fotoğraf: Serra Akçan/csgorselarsiv.org
Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, İstanbul'da 2 yaşındaki çocuğun tecavüz sonucu öldüğü iddialarını Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) taşıdı.
Haberi ilk olarak bianet editörlerinden Evrim Kepenek duyurmuştu.
Şık’ın 4 ayrı Bakanlığa verdiği soru önergesiyle gündeme getirdiği olay, 6 Eylül’de Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ne "balkondan düşme" şikâyetiyle getirilen kız çocuğunun "Genel Adli Muayene" raporunda istismar edildiği bilgisinin yer almasını, otopsi raporunda ise "çocuğun balkondan düşme sonucu" öldüğünün kaydedilmesini içeriyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’na verdiği önergelerde Şık, doktorlara gerçeğin gizlenmesi yönünde rapor yazılması için siyasi baskı uygulandığı iddiasını hatırlatarak, "Bu insanlık dışı olayın üstünü örtmeye çalışan ve bu aileyi koruyanlar kim?" diye sordu.
Yaşanan vahşete ilişkin rapor ve fotoğrafları bizzat gördüğünü kaydeden Şık, "Gereğini yapacak mısınız yoksa Ensar Vakfı’nda ortaya çıkan taciz ve istismarı örtbas etmeye çalıştığınız gibi "Yine bir kereden bir şey olmaz mı diyeceksiniz?" ifadelerini kullandı.
Bakanlıktan bilgi talep edildi
Şık önergelerinde, şunları belirtti:
"6 Eylül 2022 tarihinde 'balkondan düştüğü' iddia edilerek Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ne getirilen bir bebek hayatını kaybetmiştir.
"Ancak bebeğin birden fazla kere cinsel istismara uğradığına dair kuvvetli emarelerin olduğunun doktorlar tarafından tespit edilmesi üzerine; ailenin otopsinin gerçekleşmeden cenazeyi alıp gitmek için hastanede kargaşa çıkardığı öğrenilmiştir. Kargaşayı, hastane polisinin güçlükle kontrol altına aldığına ilişkin tanıklar bulunmaktadır."
Önergelerde, "İstismara ilişkin emarelerin tespitini yapan doktorların otopsi için karar almasının ardından aile tarafından 'bebeğin balkondan fasulye sırıkları içine düştüğü' iddia edilmiş, ön otopsi raporunda 'çocuğa tecavüz edildiği yönünde kuvvetli bulgular' tespit edilmesine karşın; otopsi raporunda 'çocuğun balkondan düşme sonucu' öldüğü bilgisine yer verilmişti" denilerek Bakanlıklardan bilgi talep edildi.
''İstismarın üstünü örtmek için kimler baskı kurdu?"
"Hastanede görev yapan ve vaka ile ilgilenen doktorların otopsi raporunun gerçeği yansıtmadığı yönündeki iddiaları basında yer almıştır" hatırlatması da yapılan önergelerde, şu sorular yöneltildi:
*Doktorların, cenazenin otopsi işlemi yapılmadan aileye teslim edilmesi ve 'istismar' bulgusunun otopsi raporunda yer almaması için defalarca aranarak baskıya maruz kaldıkları iddiaları doğru mudur? Bu iddiaların gerçek olup olmadıklarına dair bir soruşturma başlatılacak mıdır? Hastaneyi ve ilgili doktorları arayarak 'istismar' olayının üstünü örtmek amaçlı kimler baskı kurmuştur?
*Bebeğin cenazesinin otopsi işlemine girmesini engellemek için kargaşa çıkaran ve TCK madde 265’de düzenlenen 'Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu'nu açıkça işleyen şahıslar hakkında herhangi bir adli işlem yapılmış mıdır? Gözaltına alınan kaç kişi vardır?
*Beylikdüzü Devlet Hastanesi’nde istismara uğradığına ilişkin kesin emarelerin tespit edilmesinin ardından ailesinin otopsinin yapılmasını önlemeye çalıştığı bebek hakkında, yaşanan olaydan ve ölümünden önce herhangi bir şikâyette bulunulmuş mudur?
(EMK)