Cinayetlere karşı yeni bir girişim başlatan KAMERin hedefi, namus cinayetlerine töresel ve dinsel meşruiyet kazandıran ölüm fetvası mekanizmasının önüne geçmek olacak. Bu amaçla fetvaları veren yerel otoritelerle doğrudan görüşülmeye çalışılacak.
Kız çocuklarının eğitimi, namus cinayetlerinin önlenmesi
KAMER, Namus Cinayetleri Projesi çerçevesinde bir dizi geniş kapsamlı toplantı düzenlenmesi için yeni bir çalışma başlattı. Diyarbakır KAMER öncülüğünde hazırlanan proje kapsamında, öncelikle kız çocuklarının da okula gönderilmesi hedefleniyor.
Proje kapsamında, eğitim faaliyetlerinin yanı sıra yıllardır varlığı bilinen ama bir türlü engellenemeyen ölüm fetvalarının üzerine gidilmesi de amaçlanıyor. Bunun için, bölgedeki şeyh ya da hoca adıyla bilinen yerel otoritelerle toplantılar yapılacak. Toplantılarda, Doğu'da süre giden bu töre cinayetlerinin dinsel ve hukuksal açıdan sakıncalı olduğu konusunda dikkatler çekilecek.
Aileler ölüm fetvası alıyor
KAMER Koordinatörü Nebahat Akkoç, bölgede namus cinayeti adı altında işlenen cinayetlerde ailelerin fetva aldıklarını tespit ettiklerini belirterek şöyle konuştu:
"Önceki yıl namus adına işlenen cinayetlerle ilgili bir proje yaptık. Çoğunluğu Diyarbakır olmak üzere bölgedeki illerden 2000-2003 arasında öldürülme korkusuyla toplam 23 kadın bize başvurdu. Bunların hepsinde ortak olan şey, aileler bir sebeple kadını cezalandırmaya karar veriyor. Ama bunu bir şekilde birilerine onaylatıyor. Mutlaka bir şekilde aileler fetva alıyor.
Bir toplantı yapılmalı
Bu KAMER'in projesi olmaktan çıktı ve Diyarbakır'da bir güç oluştu. Yerel otorite dediğimiz kişilere, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunun, tanrının verdiği canı bir başkasının alma hakkı olmadığının anlatılması gerekiyor.
Belki Prof. Dr. Süleyman Ateş'in aralarında bulunduğu uzmanların katılımıyla bir toplantı düzenlenebilir. Talebimizi yazıyla valiliğimize ulaştırdım. Toplantının geniş kapsamlı olmasını amaçlıyoruz.
Toplantıda ölüm fetvası ile birlikte kız çocuklarının eğitim-öğretime kazandırılması da ele alınacak. Doğu ve Güneydoğu'da halen birçok aile çeşitli bahanelerle kız çocuklarını okula göndermiyor. Kadınlar, kız çocuklarının okula gönderilmemesinde yoksulluğu öne sürüyor. Ancak erkek çocuklarını gönderiyorlar. Örneğin, 9'u kız, 1 erkek olan 10 çocuklu aile erkeği okula gönderiyor, 9 kızı göndermiyor. Var olan imkânını erkek çocuğu için kullanıyor." (BB)
