İstanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman, Fazilet Partisi Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, Türkiye Mühendisler ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Genel Başkanı Kaya Güvenç ve Türk Tabipler Birliği (TTB) Başkan Yardımcısı Metin Bakkalcı dün(09.01.2001) İstabul Barosu'nun düzenlediği medyayla buluşma toplantısında "Operasyon öncesinde gerçekleşen görüşmeler kesilmeyip sürseydi, bu sonuçlar ortaya çıkmayabilirdi" dediler.
Sayman:"Kullanıldık"
İstanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman, "hayata dönüş" operasyonu öncesinde Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'le görüştüğünü, Bakanı tutuklu ve hükümlülerle yeniden görüşmeye çağırdığını, ancak Bakanın bu teklife olumsuz yanıt verdiğinianlattı.
Sayman, "Görüşmeler devam etseydi bir umut olurdu, ama denenmedi. Operasyona karar verildiği için denenmedi ve yeniden görüşmelerin başlatılması çağrılarımıza kayıtsız kalındı" diye konuştu.
Sayman, İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın bir yıldır operasyon hazırlığı yapıldığı yolundaki açıklamasını ise şöyle yorumladı:
"Bizim üzerimizden şöyle bir hava yaratıldı: Sanki bu operasyon, tutuklu ve hükümlülerle bir türlü anlaşılamadığı için yapılıyor..."
Adalet Bakanı Türk'ün operasyon öncesinde yaptığı "toplumsal mutabakat sağlanmadan F tipi cezaevleri açılmayacaktır" açıklamasını hatırlatan Sayman, "Kamuoyunun muhalefet ettiği F tipi cezaevlerini açmadan önce hükümetin toplumsal mutabakat sağlamak üzere, sivil toplum örgütleri ve ilgili kuruluşlarla tartışması demokrasinin gereğidir. Demokrasinin gerekleri pazarlık konusu yapılamaz. Bu,'Siz ölüm orucunu bırakmazsanız biz de demokrasinin gereklerinden vazgeçer operasyon düzenleriz' anlayışıdır. Bu anlayışı kabul etmiyoruz" diye konuştu.
Bekaroğlu:"Sessizliği bozmalıyız"
TBMM İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Fazilet Partisi Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, F tipi cezaevlerine yaptığı ziyaretlerde edindiği izlenimleri anlattı. Bekaroğlu, tutuklu ve hükümlülerin hemen hepsinin yaralı olduğunu belirterek ölüm oruçlarının 82. Gününde olduğunu ve yakında ölümlerin başlayabileceğini vurguladı. Bekaroğlu, "Bu ölümlere seyirci olamayız. Sessizliği bozmalıyız" dedi.
Bekaroğlu, tek kişilik hücrede kalan bir tutuklunun kendisine "Beni burada assalar ve ertesi gün intihar ettiğimi söyleseler ne olur?" diye sorduğunu ve kendisinin bu soruya cevap bulamadığını söyledi.
"Seninkiler niye hala ölmedi?"
Bekaroğlu diğer milletvekillerinin ölüm oruçlarına karşı duyarsızlığını örneklemek için, bazı milletvekillerinin kendisine telefon açtığını ve ölüm orucundaki tutuklu ve hükümlüleri kastederek "Seninkiler niye hala ölmedi?" diye sorduğunu açıkladı.
"Dışarıdan doktor isteme hakkını kullanmalılar"
TTB Başkan Yardımcısı Metin Bakkalcı, ölüm oruçları başladığında tutuklu ve hükümlülere B vitamini verilmesi ve "onların alması gereken şeker-tuz oranları ile ilgili dökümanlar hazırladıklarını, bu dökümanları doktorlara gönderdiklerini, böylece ölümlerin yavaşladığını söyledi.
Bakkalcı, F tiplerine nakledilen tutuklu ve hükümlülerin dışarıdan doktor isteme haklarının olduğunu ve bu hakkın tutuklu ve hükümlülere bir an önce kullandırılması gerektiğini vurguladı.
"Can güvenliği kaygısı var"
TMMOB Genel Başkan Kaya Güvenç ise konuşmasında tutuklu ve hükümlülerin üç kişiden çok odalarda kalma isteklerinin altında tecrit kaygısı dışında can güvenliği kaygısının da yattığını belirterek operasyonun hiçbir sorunu çözmediğini, görüşmelerin yeniden başlaması gerektiğini söyledi.(YV/YÖ/NU)