Sunay Yeşildağ, 24 Eylül 2002 tarihinde ablasının evinden çıktıktan sonra Göztepe Çeşme Durağı'nda yeğeni Naciye Çoğaltay ile birlikte otobüs beklemeye başladı. Bu sırada 4 araç ile durağa yanaşan çok sayıda polis, kimlik dahi sormadan Yeşildağ ile yeğenini gözaltına aldı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadale Şubesi'ne götürülen Yeşildağ ve Çoğaltay, KADEK'e üye olmakla suçlanıp, suçlamaları kabul etmeye zorlandılar.
Polisler, suçlamaları kabul etmeyen Yeşildağ ile Çoğaltay'ın ağzını açıp içine tükürdü. Yine bir görevli, Yeşildağ ve Çoğaltay'ın ağzındaki tükürüğü yutması için de defalarca kafalarına vurup tükürüğü dışarı çıkarmalarına engel oldu. 4 gün boyunca cinsel tacizde dahil çok ağır işkenceler gören Yeşildağ ve Çoğaltay 27 Eylül 2002'de İstanbul DGM'ye sevk edildi. Yeşildağ ve Çoğaltay daha sonra tutuklanarak Bakırköy Kadın ve Çocuk Ceza Tutukevine konuldu.
Polislere dava
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. ihtisas Kurulu'nun Yeşildağ ve Çoğaltay'a işkence yapıldığına dair rapor düzenlemesi üzerine avukatlar Fatma Karakaş ve Eren Keskin gözaltında işkence ve insanlık dışı muamele uygulayan görevliler hakkında dava açılması için Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusundan sonra İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde polis memurları Ömer Özüyılmaz, Ömer Faruk Albayrak, Feyzullah İlker ve Özkan Ekici hakkında TCK'nin 243-1 maddesi uyarınca "suçu söyletmek için işkence yapmak" suçlamasıyla dava açıldı.
Savcı ceza istedi
Geçen günlerde 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya esas hakkındaki mütalaasını sunan Savcı İlker Yaşar, sanıkların suçu söyletmek için işkence yaptıklarının yüzleştirme zabıt tutanakları ve Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu raporu ile anlaşıldığını belirtti.
Savcı Yaşar, sanıklar Ömer Özüyılmaz ve Ömer Faruk Albayrak'ın TCK'nin 243-1 maddesi uyarınca iki kez, sanık Özkan Ekinci ile Feyzullah İlker Serdar'ın da TCK'nin 243-1 maddesi uyarınca cezalandırılmalarını talep etti.
Savcı mütalaasını değerlendiren Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Projesi avukatlarından Fatma Karakaş, mütalaayı olumlu gördüklerini dile getirerek, "Fakat dosyada sadece 4 polis için dava açılmış. Oysa müvekkilin beyanlarına göre sayı çok daha fazla. Bu kişilerin de bulunması için suç duyurusunda bulunmuştuk." (YS)