Gazetenin 19 Ağustos 2006 tarihli nüshasında yayınlanan röportajı Gülnur Elçik İngilizce'den Türkçe'ye çevirdi.
Ordunun hangi kısmında görevliydiniz?
Piyade savaş biriminde.
Peki, askerliği reddetmeye ilk olarak ne zaman karar verdiniz?
Ben İsrail Askeri İstihbarat Kuruluşu'nda (IDF) görev yaptığım sırada bu hizmetidaha fazla sürdürmeyeceğime karar vermiştim.
Benim için her şey kesinleşmişti: İşgal altındaki topraklarda bu işgalin baş destekçisi olmayacaktım. Bu savaşa hizmet etmeyi reddetme kararı işgal edilen tüm topraklarda böylesi bir hizmeti reddetmek demektir.
İsrail halkının bu savaşa ilişkin görüşü ile işgale ilişkin görüşü arasında fark olduğunu mu söylemek istiyorsunuz?
Öncelikle önleyici savaş düşüncesi ve medyadaki hareketlilik açık bir şekilde insanları çok etkiliyor.
Halk, medyadan gelen haberleri herhangi bir şüphe veya pişmanlık duymaksızın takip etmeye devam ediyor. Hatta kendini sol görüşe dahil olarak tarif eden insanlar ve mesela benim ailem bile...
Sizce insanlar başta Lübnan'da ve sonra işgal altındaki diğer bölgelerde savaşa hizmet etmeleri konusunda özendiriliyor mu?
Kesinlikle! Çok yakın bir arkadaşım şimdi birimiyle birlikte Lübnan'da.
Şunu unutmamak gerekir: İsrail egemenliğinin ihlali, sınır ötesi saldırılar... bunların hepsi son derece problemli durumlar.
Bununla birlikte; resme daha geniş bir perspektiften bakmamız gerekiyor. Ve işte bu büyük resim, Lübnan'ın diyaloguna ihtiyaç duyduğumuz bir ülke olduğunu gösteriyor.
Eğer içimizde bütün bunların son bulacağına ilişkin olarak küçücük de olsa bir umut taşıyorsak, Lübnan'la ve hatta Hizbullah'la diyaloga geçmek zorundayız.
Lübnan'la bir barış anlaşması yapmak mümkün ki, umarım bu barış anlaşması Suriye ve Filistinlilerle bir barış anlaşması yapmamıza de vesile olacak.
İsrail'de sol çevrelerin savaşa karşı tepkisi nedir?
Bütün bir sol adına konuşmam doğru olmaz. Fakat yine de gerçek solcular burada bu savaşa karşı toplananlardır. Maalesef İsrailli solcular savaş karşıtı gösteriler yapmak için ölü sayısının ilanını bekliyor.
İsraillilerin ölümlerini mi?
Söylemek istediğim onların diğer milletlerin ölümlerini umursamadığı değil. Fakat İsraillilerin ölümlerine karşı daha fazla hassasiyet duyuyorlar. Bu durum daha acınası geliyor onlara.
Fakat pek çok insanın aramıza katıldığını ve günbegün sayımızın arttığını görüyoruz. İnsanlar gözlerini kör eden yanılgıdan kurtulmaya başladılar.
Sizce hapiste ne kadar kalırsınız?
Ne kadar az olursa o kadar iyi. Bir aydan fazla olacağını sanmıyorum. Eğer savaş son bulursa bu yıl Almanya'da birtakım çalışmalar yapmayı planlıyorum.
Kuşkusuz okurlardan bazıları seninle yazışmak isteyecektir. Fakat hapisten bu mektupları cevaplayabilmen mümkün değil. Şimdi buradan onlara birkaç şey söylemek ister misin?
Ben askerlik hizmetini reddetme eylemini gerçekleştirdiğimde Almanya'daki, İtalya'daki, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki (ABD) ve hatta Japonya'daki, yani dünyanın dört bir yanındaki dostlarıma elektronik posta gönderdim ve onlara bu eylemi sürdürecek gücü onların bana sunduğu koşulsuz destekten aldığımı söyledim.
Beni cesaretlendirdiler ve büyük bir dayanışma örneği gösterdiler. İşte bu bizim için çok önemli: Bizler kendi kendimize hiçbir şey yapamayacağımızı düşünebiliriz.
Fakat uluslararası boyutta bir destekle yüreklendirilmek harika. Bizi destekleyen herkese minnettarım. (HS/GE/EZÖ)