Sinemacılar ve sinemaseverler, son dönemde film festivallerine yönelik engellemeler ve sansüre karşı “Özgür sinema” şiarıyla bugün İstanbul’da sokaktaydı.
Beyoğlu İstiklal Caddesi'ndeki Fransız Kültür Merkezi önünden Atlas Sineması’ne gerçekleştirilen yürüyüşte "Dünya yerinden oynar Sinema özgür olsa", “Filmi durdurma sansürü durdur”, “Bu daha fragman film yeni başlıyor”, "Faşizme inat, yaşasın sanat", “Sansür mü? N’ayır, n’olamaz” sloganları atıldı.
Basın açıklamasında geçmişten bu yana Türkiye sinemasına yönelik sansür ve engellemeler hatırlatıldı. Sinemaseverler, sinema emekçileri ve sinema yazarları, 1977’de Yeşilçam’ın biraraya geldiği sansüre karşı yürüyüş ve 1988 İstanbul Film Festivali hatırlatılarak, özgür sinema için mücadeleye çağırdı.
“Önümüzdeki dönemde, filmlerin ve festivallerin çok daha büyük engellemelerle karşılaşma olasılığı yüksek görülüyor. Bizler, sansüre imkan tanıyan açık ya da örtük bütün uygulamaların bir an evvel kaldırılması için bütün gücümüzle mücadele edeceğimizi ilan ediyoruz. Sansüre karşı verilecek uzun soluklu mücadelenin ilk adımı olarak, festival gösterimlerindeki Eser İşletme Belgesi zorunluluğunun acilen kaldırılmasını talep ediyoruz” denildi.
Ne olmuştu?
34. İstanbul Film Festivali’nde Ertuğrul Mavioğlu ile Çayan Demirel’in Bir Gerilla Belgeseli Bakur/Kuzey adlı belgeselinin gösterimi, belgeselin Eser İşletim Belgesi olmadığı gerekçesiyle, planlanan gösterim tarihinden bir gün önce engellendi.
Bakur’un engellenmesi, sinemacıların filmlerini festivalden çekmesi ve yarışmaların iptal olmasıyla sonuçlandı.
Ardından Ankara Film Festivali belgesel ve kısa film yarışmalarının iptal edildiğini duyurdu. Festival, bu kararın İstanbul Film Festivali’nde filmlerin gösterimini engelleyen yasadan kaynaklandığını açıkladı.
Ankara Ulusal Film Yarışması Jürisi de görevlerinden çekildiğini açıkladı; “Kayıt-tescil ve eser işletme belgesinin bir sansür mekanizması olarak işletilmesine karşı çıkıyoruz” dedi. (ÇT)
* Fotoğraf: @140journos
