İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), gerek Saddam Hüseyin döneminde, gerek işgal dönemindeki insan hakları ihlallerini izlediklerini, ancak Saddam Hüseyin ve eski Irak yönetiminin liderlerinin adil bir şekilde yargılanması gerektiğini açıkladı.
HRW, Hüseyin'le birlikte toplam sekiz kişinin yargılandığı davada, mahkemenin ve sürecin adil yargılama hakkıyla ilgili ciddi ihlal ihtimali barındırdığını açıkladı.
UAÖ de, davada gözlemci sıfatıyla yer alacak üç kişilik örgüt heyetinin Bağdat'a ulaştığını açıkladı.
HRW: Adil yargılama esas olmalı
HRW, mahkemeyle ilgili hazırladığı 18 sayfalık raporda, temel sorunları şöyle sıraladı:
* Mahkemede suçun, makul şüphenin ötesinde kanıtlanması gerekmiyor.
* Savunmanın iddiayla eşit koşullara sahip olmasına dair güvenceler yetersiz.
* Irak'taki siyasi fraksiyonların etkisi üzerine tartışmalar, mahkemenin tarafsızlığını zedeleyebilir.
* İdam cezasının devlet başkanı da dahil olmak üzere hiçbir yetkili tarafından hafifletilemeyeceğini öngören ve nihai karardan en geç 30 gün sonra infaz edilmesini zorunlu kılan yasa.
HRW, mahkemenin adil yargılamanın sağlanmasına yönelik değişiklikleri benimsemesini umduğunu açıkladı.
UAÖ: Dava hak ihlallerinde cezasızlık açısından önemli
Adil yargılama ve insan hakları ihlallerine maruz kalmış kişilerin adalete erişiminin sağlanması konularını incelemek için bu davaya gözlemci olarak katıldığını açıklayan UAÖ de, " Bu dava hem kendi içinde, hem de ağır insan hakları ihlallerini kolaylaştıran cezasızlık döngüsünü kırmada önemli bir unsur olarak izlenecek" açıklamasını yaptı.
Örgüt, otuz yıldır Saddam Hüseyin döneminde işlenen "ağır ve kitlesel insan hakları ihlallerini" belgelediğini, mağdurlarının adalet elde etmesi ve bunun adil yargı usulleriyle gerçekleştirilmesinin, ülkenin insan hakları geleceği için yaşamsal öneme sahip olduğunu söyledi.
"İhlal mağdurlarının gerçek bir adalet elde etmesi için sanıkların adil yargılanması son derece önemlidir. UAÖ, ayrıca, Saddam Hüseyin ve diğer sanıkların mahkum edilmesi durumunda, ölüm cezasına çarptırılmaması ve infaz edilmemeleri gerektiğine inanmaktadır."
Times: Savunma mahkemenin adil olmadığını söylüyor
Avrupa gazeteleri de, bugünkü baskılarında, davaya geniş yer ayırdı.
Times, davanın karmaşa içinde başlayacağını öngörüyor. Gazeteye göre başlıca savunma avukatlarının salonda olmayacağı ilk oturumda Iraklı avukat Halil Duleymi'nin ilk talebi de duruşmaya ara verilmesi olacak.
"Savunmanın başlıca savı tamamen Iraklı yargıçlardan oluştuğu ve Amerikan idaresince kurulduğu için mahkemenin adil ve bağımsız olmadığı; bu nedenle de yargı yetkisi bulunmadığı. İkinci sav, Saddam Hüseyin'in devlet başkanı olarak dokunulmazlığının bulunduğu. "
Gazete güvenlik gerekçesiyle kimliği açıklanmayan yargıçların, geçen aylarda Britanya'da gizli eğitimlere alındığını da yazıyor. Habere göre, 20 yargıç ile 23 savcı, Uluslararası Barolar Birliği'nce düzenlenen eğitimde ölüm cezası ve müebbet hapis istemi içeren bazı dava senaryoları üzerinde çalıştı.
Eğitime yardım eden avukatlardan Stuart Alford, yargıçlardan hiçbirinin uluslararası hukuk deneyimi olmadığını söylüyor ama benzer mahkemelerdeki tüm yargıçların da benzer durumlarda olduğunu belirtiyor.
Patrick Cockburn Independent'taki yazısında, davanın Iraklıları böldüğünü ve davayla ilgili daha pek çok belirsizlik olduğunu belirtiyor:
"Duruşmanın bu aşamasının ne kadar süreceği belirsiz. Muhtemelen ilk oturum ardından haftalarca ara verilecek. Oturumların ne ölçüde yayımlanacağı da netleşmedi. Yetkililer tanık kimliklerini gizlemek için yayınlarda yarım saat gecikme talep etti; Batılı televizyoncularsa, bunun duruşmayı sansürlemek için bir bahane olmasından kuşkulanıyor."
Guardian, "Yüzyılın davası mı?" sorusunu, "Hayır, Iraklılar için değil" diye yanıtlıyor.
"Bir Felluceli 'Saddam şimdi mazi oldu' diyor: 'Tedavülden kalkmış bir para gibi, bir kıymeti kalmadı...' Kürdistan'da, Necef ve Basra gibi Şii kentlerinde ise, insanlar konu açıldığında davadan hoşnut olduklarına dair sözler sarf ediyorlar, bazen onu sanık sandalyesinde gözlerinin önüne getirip gülümsüyorlar. Ama bu konu açılmadığı sürece, iş, elektrik ve güvenlik yokluğundan bahsediyorlar."
Fransa'da Liberation gazetesi, başyazısında, "Adalet gecikmiş intikam değildir" diyor ve Saddam Hüseyin'i yargılamaya başlayacak yargıçlara şöyle sesleniyor:
"Saddam Hüseyin kendisine yöneltilen iddialar karşısında suçsuzdur. En azından dava başlarken onu yargılayacakların, bunu böyle varsayması gerekir."
Liberation mahkemenin başka bir ülkede değil, Irak'ta yapılacak olmasını eleştirenlere de katılmıyor.
"Iraklılar bu acımasız diktatörlüğü ilk elden yaşadıkları ve mağduru oldukları için, hakkındaki kararı vermek de bir Irak mahkemesine düşer. Ama bu, oluşturulan kurumlar istikrara bile kavuşamadan, alelacele yapılıyor. Bunun nedenleri de yasal değil siyasi. Irak'ı değil Washington'u ilgilendiren bir takvime itaat ediyorlar." (TK)