Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sözcü gazetesinin televizyon projesi olan Sözcü TV’nin lisans başvurusunu yasal müddet olan 60 günlük süre içinde cevaplamadı. Üzerinden 9 ay geçen başvuru için gazete bugün bir haber yayınlayarak tepki gösterdi.
Sözcü, televizyon projesi için Aralık 2019’da uydu üzerinden ulusal yayın yapan SRT TV’yi satın almış, bu kanalın logosunu değiştirip kendi adını vermek için de RTÜK’e başvuruda bulunmuştu.
Sözcü’nün bugün yayınladığı habere göre RTÜK'ün bu yılın ilk 7 ayında, 18 logo ve çağrı değişikliği talebini gündeme alıp aldı ve olumlu sonuçlandırdı. Üstelik bu başvurulardan 12'si, Sözcü'nün değişiklik talebinden sonra yapıldı.
RTÜK'e seslenen gazete bugünkü haberde “Diğer kuruluşların başvurularını süratle karara bağlarken, SÖZCÜ'nün talebini gündeme neden almadığını merak ediyoruz” ifadelerine yer vererek RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin'e karşı şu açıklamayı yaptı:
“Sözcü'nün başvurusunu sonuçlandırmayıp sürüncemede bırakmanız için bir baskı mı var? Yoksa, Sözcü muhalif olduğu için mi böyle davranıyorsunuz?
“Baskı varsa, bunu kimin yaptığını açıklayın. Baskı yoksa, neden böyle davrandığınızı açıklayın. Başvuruyu yasal süre içinde karara bağlamamak bir suçtur.
“Bir an önce bu başvuruyu sonuçlandırırsanız, Sözcü TV izleyicileriyle buluşacak. Halkın haber alma özgürlüğüne hizmet edecek. Ayrıca, Sözcü TV sayesinde medyada yeni istihdam da yaratılacak. Umarız RTÜK, çifte standart uygulamayıp Sözcü TV için gereken kararı verecektir.”
Taşçı: Hakuki sonuç doğurur
CHP’nin RTÜK Üyesi İlhan Taşçı da konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Sözcü TV başvurusunun Kurul gündemine halen gelmemiş olması oldukça manidar. Hukuki bir eksiklik yoksa yasal zorunluluk olarak Kurul gündemine gelmesi gerekir. Keyfiyete bırakılamaz. 9 ay bekletilmesi eğer Sözcü olması nedeniyleyse, iktidarı eleştirebilen bir kurumun önünün kesilmesi ise bu durum anayasa da aykırıdır. Sözcü'ye bir eksiklik bildirilmemiş ise RTÜK Başkanı'nın bunu Kurul'un gündemine getirmesi yasal zorunluluktur. Yapılmaması hukuki sonuçlar doğuracaktır. Niyet okuyarak da muhalefetin önünü kesmek olmaz” ifadelerini kullandı.
Önderoğlu: Tarafsız davranmaya çağırıyoruz
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu da RTÜK’ün engellemesine tepki göstererek “RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’e soruyoruz; uydudan ulusal yayın yapmak isteyen Sözcü TV’nin ‘isim değişikliği’ başvurusuna neden 9 aydır yanıt verilmiyor? Sayın Şahin ve tüm RTÜK Kurulu’nu tarafsız davranmaya çağırıyoruz” açıklaması yaptı.
RSF temsilcisi Erol Önderoğlu: #RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’e soruyoruz; Uydudan ulusal yayın yapmak isteyen #SözcüTV’nin “isim değişikliği” başvurusuna neden 9 aydır yanıt verilmiyor? Sayın Şahin ve tüm RTÜK Kurulu’nu tarafsız davranmaya çağırıyoruz. https://t.co/jz4gpmhK44
— RSF Türkçe (@RSF_tr) August 18, 2020
RTÜK iddiaları yalanladı
Sözcü’de yayınlanan haberin ardından RTÜK bir açıklama yayınlayarak iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade etti ve dosyada eksiklikler olduğunu açıkladı.
RTÜK açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Haberlerde geçen bahse konu televizyona ilişkin RTÜK İzin ve Tahsisler Dairesi Başkanlığı’nın yaptığı inceleme sonucunda mevzuata aykırı durumlar tespit edilmiştir. Eksikliklere ilişkin dosya, gerekli idari düzenlemelerin yapılması için bu hafta yapılacak olan Üst Kurul gündemine alınmıştır.
“Televizyonun kurulumuna ilişkin iş ve işlemlerdeki tüm eksikliklerin tamamlanması, yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi halindeyse dosya yeniden RTÜK tarafından değerlendirmeye alınabilecektir.
“Hukuksal gereklilikleri yerine getirmeyerek istedikleri sonucu alamayanların haksızca RTÜK yönetimini hedef alması asla kabul edilemez.
“Kendi eksiklerine bakmadan karşısındakini kabahatli ilan eden, hatta ‘baskıcı’ suçlamasıyla yaftalayan eski alışkanlığın günümüzde yeri yoktur.
“Diyaloğa açık olan ve her uygulaması şeffaf olan Başkanlığımızın icraatlarının böylesi yanlış bilgi ve maksatlı haberlerle karalanması mesai mefhumu gözetmeden çalışan yönetimimize yapılan büyük bir haksızlıktır.
“Bizim yönetimimiz, her daim açık olan iletişim kanallarıyla çözüm odaklı çalışma kültürünü benimsemiştir dolayısıyla hiçbir kişi ya da kuruma baskı uygulanmaz.
“Ayrıca, kurumun iş ve işlemleri hakkında Üst Kurul’da konuşulması gereken konuların bazı Üyelerimizce basın-yayın organlarında dile getirilmesi alışkanlığı güzide kurumumuzun itibarını zedelemektedir.”
(HA)