İstanbul Barosu Başkanı Avukat Kazım Kolcuoğlu "Duruşma süreci hukuki değildi. Duruşmanın başından sonuna kadar planlı şekilde yaşanılan olumsuzluklar aslında davanın nereye götürülmek istendiğini ortaya koydu" derken Avukat Ergin Cinmen konuyu "tutukluluk halinin devamı hukuki olarak kabul edilemez" diyerek yorumladı.
Kolcuoğlu: "Yargılanma süreci hukuki değildi"
Rektör Aşkın davasında yaşanan sürecini bianet'e değerlendiren Kolcuoğlu, davanın hukuki anlamda çok zor bir süreç olduğunu hatta hukuki olmayan bir süreç olduğunu beyan etti.
Mahkeme küçük salonda yapılmamalıydı
Kolcuoğlu "Süreç, mahkemenin büyük bir salonunun daha bulunmasına rağmen duruşmayı çok küçük bir salonda yapmayı yeğlemesiyle başladı. Bu tercih, basın mensuplarının ve izleyici olarak katılmak isteyenlerin, yer darlığını sebep gösterilerek içeri alınmamasına sebep oldu" dedi.
Kolcuoğlu, müdahil talebinin planlı olduğunu düşünüyor:
"Daha önce şikayetçi değil de ihbarcı olan ve aynı zamanda tanık olarak dinlenen insanlar şikayetçi olup müdahil olma talebinde bulundular.
"Müdahil talebinin hemen kabul edilmesi, bu kişilerin sayılarının 410 civarında olması diğer yandan yaklaşık 215 kişinin de tanık olmasını düşünüldüğünde maalesef davanın nereye doğru sürükleneceği açık olarak ortaya çıkıyor."
"Hukuk garabeti"
Savcılığın kararı yerinde bulmamasına rağmen reddi hakim talebinin kabul edildiğini ifade eden Kolcuoğlu,Aşkın'ın tutukluluk halinin devamına karar verilmesinin hukuka uygun olmadığını söyledi.
"Sağlık durumunun çok önem taşıdığının belirtilmesine rağmen diğer dört sanığın henüz ifadesi alınmadığı gerekçesiyle tutukluluk halinin devamı kararı hukuki değil. Çünkü diğer sanıkların dinlenmesi mahkemenin işidir. Üst mahkemenin görevini yerine getirmemesinden dolayı bir insanın tutuklu kalması bir hukuk garabetidir."
Hukuk üstünlüğünü özümseyememiş bir mahkeme
Kolcuoğlu, bir insanın 15 gün daha tutuklu olması ile özgür olması arasındaki farkın mahkemece özümsenmediğini ifade ederek, "Yargının bağımsızlığı açısından hukuk insanlarının, hukukun üstünlüğü konusunda titizliği kabullenmeleri gerekliliğinin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Bu anlamda yargıyı yeniden gözden geçirmek ve değerlendirmek gerekir" dedi.
Cinmen: "Hukuktan öte insan haklarına aykırı bir tablo"
Avukat Ergin Cinmen ise, "Yargı sürecinin dışından bakan bir hukukçu olarak, söyleyebileceğim tek şey, Aşkın'ın tutukluluğunun devam etmesi için hiçbir hukuki neden bulunmamaktadır" dedi.
Cinmen, eski ve yeni ceza yasalarına göre ortada tutuklu olmaması halinde Aşkın'ın yargı sürecini olumsuz etkileyebilecek hiçbir durum mevcut olmadığını söyledi.
Cinmen'e göre, Aşkın'ın tutukluluk halinin devamı kanunlardan öte insan haklarına aykırı.
YÖK davanın nakil edilmesini istiyor
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erdoğan Teziç de, bugün yaptığı açıklamada Aşkın'ın yargılandığı davayla ilgili olarak yaptığı açıklamada, Rektör Aşkın'ın yargılama hukukuna göre adil yargılanmadığını, yargılandığı davanın yöresel hassasiyetler göz önüne alınarak davanın nakil edilmesi gerektiğini belirtti ve "Yargının siyasallaşmasının endişesini taşıyoruz" dedi.
Teziç "Yücel Aşkın'a isnad edilen suçun niteliğinin daha ağırlaştırıcı yönde değişme ihtimali olmadığı gibi, yurtdışından kendi arzusu ile dönmüş olduğu dikkate alındığında, bir kaçma şüphesinin bulunmadığı da âşikârdır. Nihayet, delillerin Savcılıkça toplanmış olması nedeniyle, bunların karartılması ihtimalinin de söz konusu olamayacağının Mahkemece dikkate alınacağı ümidini
taşımaktaydık ve taşımaya devam ediyoruz" diye konuştu.
Tıbbi cihaz alımında usulsüzlük iddiasıyla dün yargılanan ve bugün de tarihi eser kaçakçılığından beraat eden Aşkın'ın bir sonraki duruşması 29 Aralık 2005 tarihinde gerçekleşecek.
Davanın sanıklarından Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Genel Sekreter yardımcısı Enver Arpalı, tutuklu bulunduğu Van M Tipi Cezaevi'nde geçtiğimiz ay intihar etmişti. Aynı koğuşta kalan Rektör Aşkın da rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmıştı.(EÖZ/KÖ)