Radikal gazetesi muhabirlerinden Alpbuğra Bahadır Gültekin, dün akşam Taksim Meydanı’ndaki polis saldırısının ardından eve gece saatlerinde eve dönmek isterken çevik kuvvet polisleri tarafından dövüldü.
Yaşadıklarını “Gelen Vurdu, Giden Vurdu” başlıklı yazısında anlatan Gültekin, basın mensubu olduğunu belirtmesine rağmen polislerin cop ve tekmelerle kendisini dövmeye devam ettiğini ifade etti.
Gültekin’in yaşadıklarından satır başları şöyle:
“Galatasaray ve Tünel’de ortalık gayet sakindi. Saat 21.30’da haberimizi gazeteye geçtikten sonra soluklanmak için Tünel’de bir kafeye oturduk, bir süreliğine mola verdik.
“Olayların yatışması üzerine saat 01.00 sularında yanımdaki iki arkadaşımla birlikte eve gitmeye karar verdim. İstiklal Caddesi üzerinden Taksim Meydanı’na çıkıp, oradan da Harbiye üzerinden Kurtuluş’a gidecektik. Ancak İstiklal Caddesi’ne bir anda atılan gaz bombaları her şeyi değiştirdi.
“Gazın etkisinden kurtulmak için kalabalıkla birlikte Sadri Alışık Sokak’a sığındık. Ancak o sırada arkadan gelen 20-30 kişilik başka bir çevik kuvvet ekibinin de sokağı tamamen kuşattığını fark ettik. Arada kalmıştık…
“Gazdan dolayı etkisiz hale gelen 30-40 eylemciyi ara sokakta sıkıştıran polisler, önüne geleni coplamaya, kalabalıktan dağılanları da teker teker ‘almaya’ başladı. Bu sırada köşe başından giren ilk polis ekibiyle karşı karşıya kaldım. Yüzündeki öfkeyi çok rahat tasvir edebileceğim polisten yediğim o copun ardından ‘Basın’ olduğumu söyledim üzerine basa basa. Onun cevabı ise sinkaflı küfürler eşliğinde coplamak oldu.
“Yere düştükten sonra artık sokağa giren her polisin hedef tahtası haline gelmiştim. Öyle ki, köşeyi dönen bana tekmeyi geçirmeden sokağa girmiyordu. Tekmeler, coplar etkisini azalttıktan sonra yavaş yavaş ayağa kalkabildim ve kendimi İstiklal Caddesi’nin diğer tarafındaki bir esnaf lokantasına attım.
“Çıkışta Tarlabaşı Bulvarı’nda bir gaz bombasıyla daha yüzleştik. Kalabalığın üzerine doğru nişan alarak atılan gaz bombaları insanların yanından geçiveriyordu. Çareyi yine Tarlabaşı’nın ara sokaklarında bulduk…
“Sonunda sol gözümde şişlik, sağ kalçamda morluk, sırtımda ve belimde cop izleriyle evimize döndük. Üzerime çullanan o çevik kuvvet ekibinden ‘şanslı’ biri ise hatıra niyetine sırtıma postalının izini bırakmıştı.” (EKN)