Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'nün (OECD) üç yılda bir yaptığı Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'nın (PISA) 2018 sonuçları dün (3 Aralık) açıklandı.
Rapora göre, Türkiye'de öğrencilerin "okuma, matematik ve fen bilimi" alanlarında puan bazında yükseliş olsa da bu alanların tamamında OECD ortalamasının altında kaldı.
PISA 2018 raporunu bianet’e değerlendiren, Eğitim Reformu Girişimi araştırmacısı Özgenur Korlu, Türkiye’nin 2003’te ilk olarak PISA’ya katıldığını hatırlatarak, bu tarihten 2012’ye kadar Türkiye’nin yukarı doğru bir ivme kaydettiğini fakat 2012’den sonra düşüşe geçtiğini söyledi.
TIKLAYIN-PISA'ya Göre Türkiye OECD Ortalamasının Gerisinde Kaldı
Özellikle PISA 2015 raporunda, Türkiye’nin keskin bir düşüş yaşadığını vurgulayan Korlu, “PISA 2018’i, 2015 ile karşılaştırarak bir yükselme olduğunu söylemekten çok, 2012’ye geri dönüş olduğunu söylemek daha doğru olur” dedi.
"Doğu ile batı arasında üç yıl eğitim farkı var"
Milli Eğitim Bakanlığı başarı raporuna atıfta bulunan Korlu, şöyle devam etti: “MEB raporunda da Türkiye’nin doğusu ile batısı arasında puan farkları olduğu belirtilmişti. En başarılı öğrenciler Batı Anadolu’da, en başarısızlar ise; Ortadoğu Anadolu’da görünüyor ve her ikisi arasında 91 puan fark var. Daha önce PISA’nın yaptığı açıklamalarda 30 puanın bir eğitim yılına denk düştüğü söyleniyordu. Yani bu demek oluyor ki; Türkiye’nin doğusu ile batısı arasında üç eğitim yılı fark var. Oradaki çocuklar 3 eğitim yılı geriden geliyorlar.
"Sosyo ekonomik durum sınav başarısına etkisiliyor"
“PISA’ya katılan pek çok ülkede sosyo-ekonomik eşitsizliklerin sınav puanını etkilediği görülüyor. Türkiye’de de bu durum değişmiyor. Türkiye’de ekonomik olarak dezavantajlı çocuklarla , avantajlı çocuklar arasında 76 puan fark var. Milli Eğitim Bakanı, dün yaptığı açıklamada okullar arasında imkan farklılıkları olduğunu dile getirdi. MEB’in yaptığı sınavlarda da sosyo ekonomik durumun sınav başarısına etkisini görüyoruz.”
“Başarıyı arttırmak için öğretmenler güçlendirilmeli”
Korlu, öğrencilerin başarısını arttırabilmek için de şu önerilerde bulundu: “Eğitim sisteminde düzeltmeler yapmak gerekiyor; ilk olarak öğretmenlerin güçlendirilmesidir. PISA iyi performans gösteren ülkelere baktığımız zaman buralarda öğretmenlere yönelik politikaların çok öne çıktığını görüyoruz. Öğrencilerin başarısında hiçbir şey öğretmen kadar etkili olmuyor. 2023 Eğitim Vizyonu çerçevesinde öğretmenlerin güçlendirileceğine yönelik bir takım adımlar atılacağı söyleniyor. Bunların bir an önce uygulamaya geçirilmesi çok önemli olacak.
TIKLAYIN-Türkiye Eğitimde 33 OECD Ülkesinin Gerisinde
“Okul öncesi eğitime ağırlık verilmeli”
“Öğrencileri başarısını etkileyen bir diğer faktörde; okul öncesi eğitim. 2023 Eğitim Vizyonu’nda 5 yaşında bir yıl ücretsiz hale getirileceği söylendi fakat şunu unutmamak gerekiyor; erişimin artması niceliğin artması anlamına gelmiyor. Her çocuğun ücretsiz nitelikli okul öncesi eğitime ulaşmasını sağlamak gerekiyor.
“Eğitim harcamalarına nitelikli dokunuşlar yapılmalı”
“PISA 2018 içinde söylenen bir diğer önemli unsurda; eğitim harcamalarının öğrenci başarısına etkisi. PISA, 6-15 yaş arası eğitim harcaması 50 bin doların altında olan ülkelerde, eğitim harcamalarının artması gerektiği ve bunun öğrencinin başarısını arttıracağı belirtiliyor. Türkiye eğitim harcaması 50 bin doların altında olan ülkeler arasında. Yani eğitim harcamalarına yapılacak nitelikli dokunuşlar öğrencilerin başarısında önemli bir katkı sağlayacak.
“Orta öğretimde her yıl 100 çocuktan beşi eğitim dışına çıkıyor”
“Orta öğretim Türkiye’de önemli gelişmelerin yapılması gereken bir alan. Orta öğretim çağı dediğimiz 14-17 yaşta en sık yaşanılan sorunların başına okullulaşma geliyor. Orta öğretimde okullaşma oranı bugün yüzde 90’nın altında. Türkiye’de özellikle 15 yaştan sonra her yıl 100 çocuktan beşinin eğitim dışına çıkıyor. Bu nedenle aslında 15 yaş kritik bir eşik. PISA böylesine kritik bir eşiğin durumunu ölçüyor.
“Suriyeli ve özel eğitim ihtiyaç çocuklar unutulmasın”
“Ayrıca, başarıyı konuşurken Türkiye’deki bazı öğrenci gruplarının hakkını da konuşmak gerekiyor. Türkiye’de bulunan Suriyeli çocukların eğitime erişim hakkında büyük engeller var, yine engelli çocukların yaşadığı ciddi problemler var. Özellikle özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklar orta öğretime geçtiğinde ciddi şekilde okuldan uzaklaşıyor.” (RT)