Paker, 1989 Kadın Kurultayı'nın pek çok açıdan "ilk" olduğunu vurgulayarak, bu ilklerin olumlu ve olumsuz yanlarından söz etti:
"Kurultay, İnsan Hakları Derneği (İHD) Kadın Komisyonu'nun çağrısıyla gerçekleşti. İHD, kurultay düzenleme kararı aldıktan sonra ulaşabildiği kadın çevrelerine ulaşıp kurultayı birlikte örgütleme önerisini götürdü. Birbirinden çok farklı çevreler birlikte bir kurultay örgütlemeye çalıştık. Afişin renginden, kurultaya erkeklerin katılıp katılmamasına kadar her şey tartışılıyordu."
Afiş mavi, erkekler arka koltukta
Banu Paker, "Kurultay" fikrinin gelişmesi ve hayata geçirilmesi sürecini şöyle özetledi:
* Büyük tartışmalar sonucunda afiş mor değil mavi olur; kurultayı izlemek isteyen erkeklerin arka sıralarda oturması kabul edilerek orta bir yol bulunur. Oturum konularını saptamak kolaydır ama isimlendirmek de tartışma konusudur; cinsiyetçi eğitim mi, kapitalist eğitim mi, cinsiyetçi kapitalist eğitim mi?
* Altı aylık hazırlık süreci, ilişki kurulabilen bütün illerden kadınların katılması, tebliğlerin toplanması, toplantının yapılacağı yerin bulunması, izin alınması gibi teknik çalışmanın yanı sıra ağır tartışmalarla geçer.
2 bin 500 kadın
* Kurultay, Beşiktaş'ta bir düğün salonunda gerçekleşir. Adana'dan, Mersin'den, Samsun'dan, Diyarbakır'dan, Türkiye'nin pek çok ilinden 2 bin 500 kadın katılır. 70 tebliğ sunulur, 150 kadın konuşma yapar.
Ve bir erkek sahnede
* Kurultay günü, hazırlık çalışmalarında yaşananlardan daha ağır tartışmalar yaşanır. Bütün önlemlere karşın bir erkek sahneye çıkar ve mikrofondan konuşmaya başlar, ortalık karışır.
* Feministlerin konuşmaları tepki toplar, bir travestinin söz alması protestolara neden olur. Öte yandan anti-feminist konuşmalara da tepki gösterenler olur. Sonuçta, kurultayın ikinci günü çoğunluğunu feministlerin oluşturduğu büyük bir grup salonu terk eder. Ve sonuçta iki sonuç bildirgesi çıkar.
Konuşmalar üçer dakika
Banu Paker tartışmaların olgunlaşmadan bir kurultay düzenlenmesinin sakınca yarattığını söyledi:
"Henüz tartışmalar olgunlaşmamıştı. Kurultay ilkti, ilk olmasının sorunları vardı. Erkeklerin katılımı gibi konular ilk kez tartışılıyordu. Atölye çalışmaları gerçekleştirilemedi, konuşmalar üçer dakikayla sınırlıydı."
Paker, öte yandan farklı kesimlerden kadınların katılımının önemini vurguladı:
"Çok çeşitli şehirlerden kadınlar katılmıştı.Hepsi kendini ifade edemedi belki ama Kürt kadınlar konuştu ve bu da daha sonra farklılıkların konuşulabilmesi için zemin yarattı.
Kurultay'dan bilinç yükseltme gruplarına
Bir grup Kurultay'ı terk eder ama bu yeni bir birlikteliğin de başlangıcı olur:
"Kadın Kurultayı'nı terk edenler ve onlara yakın düşünenler, Kurultay'dan hemen sonra Yıldız Parkı'nda buluştu. Orada yaptığımız toplantıdan sonra bilinç yükseltme grupları oluşturuldu Kurultay'da anti-feminist bir hava vardı ama sonuçta feministler Kurultay'dan kalabalıklaşarak çıktı. Sonraki dönem cinsel taciz kampanyası gibi önemli kampanyalar bu grup tarafından yürütüldü."
"Benim için öğretici oldu"
Seminere katılan bir kadın kendi tanıklığını şöyle anlattı:
"Kurultay benim için çok öğretici oldu. Örneğin ben ilk kez bir travestiyle karşılaştım ve kurultaydan sonra üzerine çok düşündüm. Önceleri ben de tepkiliydim. Ayrıca erkeklerin kurultaya katılmasını ben de savunuyordum. Ama ondan sonra yaşadıklarımdan öğrendim ki, böyle toplantılar erkeklere kesinlikle açık olmamalı." (FK/BB)