UAÖ, "özgürlük hakkı, siyasi pazarlık malzemesi yapılabilecek bir konu değildir" dedi; tasarının tamamının uluslararası ve ülke içi insan hakları hukukuyla tutarlı olmasını istedi.
Britanya parlamentosu, yasa tasarısını bugün (9 Kasım) oyluyor.
Tasarı, terörizmle bağlantılı olduğundan şüphe edilen bir kişinin, herhangi bir suçlama olmadan 90 gün boyunca gözaltında tutulabilmesine olanak sağlıyor.
UAÖ, "İnsan hakları standartları açıktır; bir kişinin derhal, açıkça suçlanması gerekir" diyor:
"Teklif edilen suçlama olmaksızın 90 günlük gözaltı, hapsetmeyle eşdeğerdir. 28 gün de suçlamanın açıklığı şartını karşılamaya yeterli değildir; aynı zamanda özgürlük hakkının ihlaline yol açacaktır. Mevcut Britanya hukuku, terörizmle ilgili olduğunda şüphelenilen kişileri suçlama olmaksızın 14 gün gözaltında tutmaya olanak sağlıyor. Bu süre, Britanya Dışişleri Bakanlığı'nın kendi raporuna göre, raporda yer alan ülkeler arasında en uzun gözaltı süresi."
UAÖ, gözaltılara dair herhangi bir düzenlemenin şu haklara saygı göstermesi gerektiğini söylüyor:
* özgürlük hakkı
* keyfi gözaltından korunma hakkı
* tutuklunun açıkça suçlanması hakkı
* suçsuzluğun varsayılması hakkı
* kendini suçlu çıkarmada baskıdan görmeme hakkı
Örgüt, sorgulama için gözaltı süresi uzadıkça, durumun daha da zorlayıcı hale geleceğini, mahkemelerin de bu koşullar altında verilen ifadeleri, gönüllü verilenlere göre dikkate almasının daha düşük bir olasılık olduğunu dile getiriyor.
UAÖ, suçlamanın açık olmasının ayırt ediciliğine dikkat çekiyor:
"Britanya hükümeti ve yasa yapıcıları, bu haklardan taviz vermemeli. Kişinin suçlama olmaksızın gözaltında tutulabileceği süre, siyasi müzakere konusu edilmemeli. Suçlamanın açıklığı hakkı özgürlük hakkına saygı göstermekle keyfi gözaltı arasındaki ayırt edici çizgidir."
Guardian ve Independent da uyarıyor
Britanya gazeteleri Independent ve Guardian da, bugünkü başyazılarını bu konuya ayırdı.
Manşetine de "90 Gün Mücadelesi" başlığını çeken Independent, başyazısında yasa tasarısı için " "Tehlikeli, acımasız, liberal değil ve gereksiz" diyor ve iktidardaki İşçi Partisi milletvekillerine sesleniyor:
"Partinizden önce ülkenizi düşünün ve tasarıyı reddedin."
Guardian da başyazısında aynı görüşe yer vermiş. Gazete bugün parlamentoda milletvekillerinden, son yıllarda bireysel hak ve özgürlüklere yönelik en büyük saldırıyı onaylamalarının isteneceğini belirtiyor.
"Tasarı gözaltına alınan her vatandaşın resmen suçlanması ya da serbest bırakılması gerektiğine yönelik 300 yıllık ilkenin ihlali. Demokrasiler, kişilerin yargılanmadan hapse atılmasına izin vermez." (TK)