Metro Radyo'nun kendisiyle yaptığı röportajda Dr. Remzi Azizoğlu , ulusal güvenlik'le ilgili sorulara şöyle yanıt verdi.
Ulusal Güvenlik Sizce Nedir ?
Dr Remzi Azizoğlu: Ulusal Güvenlik, bir devletin kendi alanlarını dış müdahalelere karşı koruma siyasetidir. Ama Türkiye'de, ulusal güvenlik statükonun kullanış biçimi olmuştur. Bu kavram, iki nedeke çok geniş bağlamda kullanılıyor.
Dr Remzi Azizoğlu: Birincisi, yönetim modeli nedeniyle Türkiye dar grup hakimiyeti kullanan bir devlettir. Atatürk ile başlayan süreçte, homojen bir grup yaratarak ülkeyi kalkındırmayı hedeflemişlerdir. Bunun uzantısında gördüğümüz şudur: Türkiye'de zor kullanarak homojenliği sağlamaya çalışıyorlar. Bu da yanlış bir uygulamadır. Çünkü Türkiye'yi homojen bir yapıya kavuşturma çabaları, diğer grupların atıl durumda kalmasına sebep oluyor. Bazı kesimler, Ulusal Güvenlik kavramının ardına sığınarak ülkeyi kendi çıkarları doğrultusunda yönetmeye çalışıyor.
Mesut Yılmaz'ın çıkışı ve ordunun tutumu hakkındaki düşüncelerinizi alabilir miyiz?
Dr Remzi Azizoğlu: Mesut Yılmaz'ın çıkışını olumlu ve doğru buluyorum.Ama bu çıkışında samimi olup olmadığı konusunda kaygılarım var. Ona karşılık ordunun tutumunu yanlıştır. Ordu sadece ülkenin güvenliği ile ilgilenmelidir. Oysa, Türkiye'de ordu her şeyin içinde. Dünyada ordunun bu kadar siyasetin içinde olduğu başka bir ülke yoktur.
Ulusal Güvenlik konusu Medyada tartışılabilecek kadar gündelik bir konu mu?
Dr Remzi Azizoğlu: Bu konunun tartışmaya açılabilmesi için zeminin oluştuğuna inanıyorum. Türkiye'de bu konu bir şekilde tartışılmalıdır. Siyasette ordunun yeri tartışılmalıdır . Ordu elini siyasetten çekmelidir. Ordu siyasetten arındırıldığı ölçüde bu ülke demokratikleşecektir.
Ulusal Güvenlik konusu nasıl ele alınmalıdır?
Dr Remzi Azizoğlu: Normalde ulusal güvenlik dışarıya karşı işler. Ama Türkiye'de içeriye karşı işliyor . Türkiye'de tüm kesimler ve anlayışlar kendini ifade edebilmelidir. Türkiye'de devlet yönetim anlayışı, her kesimi içine katmalıdır. Ulusal güvenlik tüm kesimlerce tartışılmalıdır . Türkiye bu konuyu tartışabilecek durumdadır.
(NU)