Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesi hakiminin mazeretli olması nedeniyle yargılamaları gelecek yıla kalan iki yazar, en beş ay daha sanık sıfatını taşıyacaklar. Konuyla ilgili bianet’e düşüncelerini aktaran Uçar, “Ceza almasak da stresini her an yaşıyoruz” dedi.
Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) Almanya Merkezi’nden Barbara Neppert, aynı kuruluştan Gillian Cleverley ve Düşünce Suçuna Karşı Girişim sözcüsü Şanar Yurdatapan, duruşmayı bekleyen yazarları yalnız bırakmadı.
Kaybedilen gazeteci Nazım Babaoğlu'nu anlatan "Kayıpsın Diyorlar" başlıklı kitaptan Aram Yayınları'na verilen cezayı eleştirdiği için sanık olan gazeteci Uçar, 13 Aralık 2005 tarihinde yayımlanan "301 Numara" başlıklı yazısından yargılanıyorlar.
16 Eylül 2006 tarihli sayı için yazdığı "Lorin-İyi Baba İşbaşı Yaptı" başlıklı yazıda, Diyarbakır'da bir parkta çocukların da ölümüne yol açan bombalı bir saldırıyı eleştiren Yazar ve yönetmen Hozatlı da, iki yıl hapis tehdidiyle karşı karşıya.
Tunç'un davası karar bekliyor
Sanatçı Ferhat Tunç da, "Yeniden Özgür Gündem" gazetesine yazdığı "Bir Devrimci Leyla ve Bir Şarkı" başlıklı yazıda "Adliyeyi tahkir ve tezyif" suçlamasıyla üç yılı aşkın bir süredir yargılanıyor.
19 Ocak 2004'te çıkan yazıdan sanatçı ve yurtdışında yaşayan sorumlu müdürü Mehmet Çolak'ın Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına, yarın (13 Aralık) devam ediliyor.
Savcı, sövmek ve duvara işemekten sanık
Bugüne kadar daima gazeteciler, yazarlar ve insan hakları savuncularına karşı işletilen TCK’nin 301. maddesinden yargılananlar arasında bir savcının da olduğu ortaya çıktı.
Gece yarısı alkol aldıktan sonra adliye duvarına işeyip yargı mensuplarına sinkaflı sözler söylemekle suçlanan eski Adıyaman Savcısı A.Ç., bugüne kadar 100’ü aşkın gazeteci, yazar, aktivisti mahkemelik eden 301. maddeden yargılanıyor. Radikal’e göre savcı. Adıyaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. (EÖ/TK)