Sendikacıların önemli bir bölümü 2001'den umutlu.
2000; baskılı yıl
2000 yılının sendikal mücadele açısından zorlu geçtiğini söyleyen Şanlıurfa Eğitim-Sen Şube Başkanı Şehymus Bakırtaş, "2000 yılı baskı yılı oldu" dedi.
Üyelerine yönelik sürgün, baskı, soruşturma, gözaltıların yıl boyu devam ettiğini belirten Bakırtaş, "Bununla birlikte yıllardır mücadelesi verilen grevli toplu sözleşmeli sendikal hak, 2000 yılında yine yasallaşmadı. Fakat 18 Ekim'den bu yana Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'nun (KESK) başlatmış olduğu mücadele çizgisi, kısmen de olsa emekçi sınıfının silkelenmesine neden oldu" dedi.
Örgütlenmede başarı
11 Kasım Ankara mitingi ve üretimden gelen gücün kullanıldığı 1 Aralık'taki işi bırakma eyleminin, emekçilerin mücadelelerini yükselteceğine dair önemli işaretler olduğunu vurgulayan Bakırtaş, " Bütün olumsuzluklara rağmen, 2000 yılının örgütlenme çalışmaları açısından verimli geçtiğini" ifade etti.
"2001'den umutluyuz"
2001 yılında demokratikleşmenin sendikalarının temel hedeflerinden biri olacağının altını çizen Bakırtaş, ekonomik, demokratik haklar ve toplumsal barışın inşası için yoğun çaba göstereceklerini kaydetti.
Bakırtaş, değerlendirmesine şu şekilde devam etti :
"Sendikal mücadelemizi büyüterek, örgütlülüğümüzü geliştirerek insan ve emekçi olmaktan doğan haklarımızı en iyi şekilde kullanacağız. Sendikal mücadelemizi büyütüp, geliştirerek ileriye götüreceğiz.
"Bunun ilk basamağı grevli toplu sözleşmeli sendikal hakkı kullanmak; kazanımlarını kitlelere ulaştırmaktır.
"Yani 2001 yılı, grevli toplu sözleşmeli sendikal hakkın kullanıldığı yıl olacaktır. Sonuç itibarıyle, 2001 yılının sadece ülkemizde değil, sadece bölgemizde değil bütün dünyada barış ve demokrasi mücadelesinin yükseltildiği insanlığın güzellikler yaratma çabasının arttığı bir yıl olacağını umut ediyoruz."
Sistemin utanç yılı
Diyarbakır Sağlık Emekçileri Sendikası(SES) Şube Başkanı, KESK Dönem Sözcüsü Yaşar Türk ise, emekçilerin 2000 yılına girerken umutlu olduğunu ancak; beklenilen gibi olmadığını belirtti.
Türk; "2000 yılı,sistemin sendikal mücadele ve insan hakları ihlalleri açısından utanç yılı oldu. Özellikle emekçiler, soruşturmalara maruz kaldı. Ancak bu soruşturmalar karşısında ilk altı ay suskun olan emekçi kesim, ikinci 6 ayda az da olsa tepkisini ve taleplerini dile getirmeye başladı.
Daha önceki yıllarda baskı ve çeşitli sindirme politikası izlenirken, 2000 yılında emekçiler baskılar yerine hukuki yolla sindirilmeye çalışıldı.
Emekçiler açısından 2001 yılının da pek olumlu geçeceğine inanmıyoruz. Ancak her şey; verilecek ortak mücadeleye bağlı. 2001 yılında kendi örgütlülüğümüzü gerçekleştirerek, toplumsal muhalefeti geliştirmek zorundayız"dedi.
2000'de OHAL sendikacılığı
Diyarbakır Eğitim-Sen Şube Yönetim Kurulu Yaşar Türk, muhabirimize yaptığı açıklamada; gerek uluslararası sözleşmeler gerekse Başbakanlık Genelgesi'ne uygun olarak gelişen meşru mücadelenin, baskılarla engellenmesinin mümkün olmayacağını belirterek, 2000 yılı içinde maruz kalınan baskılara, 2001 yılında maruz kalınmaması gerektiğini kaydetti.
Diyarbakır'da sendikal baskı
*2000 yılı boyunca Eğitim-Sen Diyarbakır Şubesi üzerindeki baskılar artarak devam etti.
*Mart ve Nisan aylarında örgütlenmek üzere şube yöneticileri gittikleri ilçelerde engellendi. Bordro üzerinden sendika kesinti yapılmasına müsaade edilmedi.
*Haziran ayında Eğitim-Sen Diyarbakır Şubesi kongre öncesi didik didik aranarak yöneticiler göz altına alındı.
*Savcılıkça serbest bırakılmasına rağmen, Şube Başkanı Hayrettin Altın sürgün edildi. Gözaltılar sırasında el konulan bilgisayar ise hala iade edilmedi.
*Eğitim-Sen Genel Merkezi ve bağlı bulunduğu KESK'in aldığı kararlar doğrultusunda yapılan tüm eylem ve etkinlikler engellendi.
*Yönetici ve üyelere soruşturma açılarak, çeşitli disiplin cezalarına çarptırıldılar.
*İl dışına çıkmayı gerektiren eylem ve etkinliklere, izinsiz il dışına çıkıldığı gerekçesiyle; yönetici ve üyeler, diğer illerde olmayan keyfi uygulamalarla idari soruşturmalar sonucu, disiplin cezalarına maruz bırakıldılar.
*5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü dolayısıyla düzenlenmek istenilen gece, yasaklanarak yönetim kurulu üyeleri, üç gün süreyle gözaltına alındı. Gözaltı süresi sonrası, yöneticiler hakkında hem adli hemdi idari soruşturma başlatıldı.
Adli soruşturmalar beraatla sonuçlanırken idari soruşturmalar devam ediyor. Bu süre içinde açığa alınan yönetim kurulu üyelerinin bu durumu halan devam ediyor.
*Kürtçe televizyona ilişkin MEDYA TV'de görüşlerini açıklayan Eğitim-Sen Şube Sekreteri Figen Araş hakkında DGM savcıları soruşturma başlattı.
*Ölüm orucuna destek amacıyla 10 Aralık'ta bir günlük açlık grevine giren ve aralarında KESK'e bağlı sendika yöneticilerinin de bulunduğu Diyarbakır Demokrasi Platformu üyesi kurum temsilcileri hakkında soruşturma başlatıldı.
* 1 Aralık'ta yapılan iş bırakma eylemine ilişkin afişlerin dağıtılması için, Emniyet Müdürlüğü'ne bildirimde bulunan SES şube yöneticileri hakkında "Memurları suça teşvik ettikleri gerekçesiyle" DGM'de soruşturma başlatıldı.
* KESK'in kuruluş yıl dönümü etkinliklerinde düzenlenen gece için bastırılan davetiyelerin Kürtçe-Türkçe olması nedeniyle, Dönem Sözcüsü Yaşar Türk ve Tüm Bel-Sen Şube Başkanı Mehmet Kaya hakkında soruşturma açıldı.