S.S. ADA Eğitim Kooperatifi (Ankara Dayanışma Akademisi) ve Birarada Bilim, Sanat, Eğitim, Araştırma ve Dayanışma Derneği’nin ortaklaşa yürüttüğü ve Avrupa Birliği tarafından finansal olarak desteklenen “Dayanışma Akademileri Ağı Aracılığıyla Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Geliştirme” Projesi kapsamında oluşturulan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dayanışma Ağı (AĞ-DA) 16 Nisan 2022’de Ankara’da bir ulusal konferans düzenledi.
Konferansta, proje kapsamında Mayıs 2020-Haziran 2021 tarihleri arasında yürütülen ve Avrupa Birliği tarafından finanse edilen “OHAL Sonrasında Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Mücadelesi ve Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları: Akademide ve Sivil Toplumda Sorunlar, Beklentiler, Öneriler” araştırmasının sonuçları sunuldu.
Dikkat çeken noktalar
Araştırma, OHAL’i takip eden ve günümüze uzanan süreçte toplumsal cinsiyet alanında akademik düzeyde bilgi üretiminde yaşanan problemlerin derinleştiğini ve bu konudaki olanakların daraldığını, akademik bilginin toplumsal cinsiyet eşitliği mücadele pratikleriyle olan bağlarının örselenerek zayıfladığını, akademinin toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki örgütsel mücadelenin bir parçası olmaktan giderek uzaklaştığını varsayıyor.
Araştırma niceliksel ve niteliksel tekniklerin birlikte kullanıldığı üç aşamada planlanmış ve yürütüldü.
İlk aşamada, bir anketle, OHAL rejiminin ardından ivme kazanan otoriterliğin, kadın çalışmaları, toplumsal cinsiyet eşitliği, kadın ve LGBTİ+ hakları ve mücadelesi alanlarının akademideki konumunu nasıl etkilediği, ortaya çıkan değişimin yönünün ne olduğu ortaya kondu.
İkinci aşamada 20 STÖ’den toplam 30 katılımcıyla kendileri açısından baskının niteliğini tanımlamalarına olanak veren yarı-yapılandırılmış görüşmeler yapıldı.
Alan araştırmasının üçüncü aşaması, akademisyenler, öğrenciler ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle yapılan yedi odak grup görüşmesiyle tahribatın sonuçları hakkında derinleştirilmiş niteliksel bir bulguya ulaşmayı hedefledi.
Araştırma merkezlerinin durumunda bir değişiklik olup olmadığına dair soruyu yanıtlayan 80 kişiden 44’üne (yüzde 55) göre merkezler, ad değişikliği kadroların daraltılmasına yöneticilerin değiştirilmesinden çalışanlarının görevden alınmasına kadar bir dizi baskıcı uygulamanın nesnesi haline geldi.
OHAL’in toplumsal cinsiyet alanını tahrip eden uygulamaların arttığı bir süreç başlattığı söylenebilir. Anabilim dallarının bir kısmı OHAL uygulamalarıyla kadrosu yenilenerek, yöneticiler değiştirilerek, öğretim elemanları görevlerinden alınarak ve programları kapatılarak bir baskıcı uygulamaya maruz bırakılmıştır. Ancak uygulamaların genel bir politikanın sonucu olmaktan ziyade, üniversiteden üniversiteye değişen bir tarz olduğu gözlendi.
Araştırma raporunun tamamına bu adresten ulaşılabilir.
Konferansın öğleden sonraki oturumlarında AĞ-DA içinde yer alan 30 akademisyen ve sivil toplum örgütü temsilcisinin bir araya gelerek İstanbul Sözleşmesi üzerine yürüttüğü çalışmalar sonucunda ortaya çıkan raporlar sunuldu.
AĞ-DA Temmuz-Ekim 2021 tarihleri arasında İstanbul Sözleşmesinden çekilme kararı ile birlikte, ev içi şiddet, çalışma hayatı, gösteri ve protesto hakkı, eğitim, medya ve uluslararası işbirliği ve dayanışmayı kapsayan 6 tematik alanda ortaya çıkan sorunların ve bu sorunlarla baş etmek için çözüm önerilerinin tartışıldığı çevrimiçi atölyeler düzenledi.
1 Temmuz'da yayınlanacak
Bu atölyelerin alanda uzman isimlerce yapılan açılış konuşmaları ve çalışma gruplarının tematik alanlarla ilgili hazırladıkları raporlar AĞ-DA’nın web sayfasında yayınlandı. Konferansın öğleden sonraki oturumlarında bu altı tematik alandaki sorunlar ve getirilen çözüm önerileri tartışmaya açıldı.
Aynı zamanda, konferansta Türkiye’nin istanbul sözleşmesinden çıkma kararına karşı toplumsal cinsiyet temelli insan hakları mücadelesini güçlendirmek için politika önerileri ve mücadele stratejilerinin neler olabileceği sorusuna yanıt aramak amacıyla hazırlanan ağ üyesi akademisyenlerin ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin bir araya gelerek hazırladığı iki sonuç raporuna da yer verildi.
“Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Şeytanlaştırılması: İstanbul Sözleşmesi Karşıtlığı Ve Medya” Ve “İstanbul Sözleşmesini Savunmak: Toplumsal Cinsiyet Temelli Nefret Söylemiyle Mücadele İçin Politika Önerileri” başlıklarını taşıyan bu raporlar, İstanbul Sözleşmesinden çekilme kararının resmiyet kazanmasının yıldönümü olan 1 Temmuz’da Türkçe ve İngilizce olarak yayınlanacak.
TIKLAYIN - Rapordan detaylar okuyun
AĞ-DA hakkında
Sivil toplum örgütleri ile akademisyenlerin toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki bilgi birikimi, araştırma ve alan deneyimini paylaşmalarını kolaylaştıracak kanalları geliştirmek için kuruldu. Ayrıca, birlikte yürütülecek savunuculuk ve araştırma faaliyetlerinin çoğalmasına aracılık etmek amacıyla çalışıyor. Mevcut üyeleri 43 sivil toplum örgütü ve 84 akademisyenden oluşuyor.
(EMK)