Panele, Eğit-Sen eski Genel Başkanı İsmet Aktaş ve Eğitim-İş eski Genel Başkanı Dr. Niyazi Altunya konuşmacı olarak katıldı.
Üç büyük şehirde, alt yapısı sağlam fakülte düzeyinde öğretmen yetiştiren kurumlar açılmasını öneren Dr. Niyazi Altunya, konuşmasında şu görüşleri dile getirdi:
* Geçmişte toplumların eğitimini din kurumları üstlenmiş ve din adamları da yerel imkanlar dahilinde ücretlendirilmişti. Fransız devrimi ile beraber ortaya ulusal devlet diye bir kavram çıktı.
* Ulusal devlet anlayışı ile kamusal kuruluşlara önem verilirken öğretmenlik denilen meslek oluştu ve öğretmen yetiştirmeye önem verildi. Yapılan reformlar ve uygulamalar ile mesleğimiz gelişimler gösterdi.
* Ancak Cumhuriyet tarihi ile beraber belli merkezlerde açılan ve sonradan köylere yayılan teşkilatın yerini 1970'li yıllarda 2 yıllık eğitim enstitüleri aldı. Daha sonra öğretmen yetiştirme yetkisi fakültelere ve üniversitelere bırakıldı.
* Buna karşı değiliz. Şu an öğretmen yetiştiren 70 üniversite var. Bu fakülteler kasabamsı illere dağıtıldı.
* Altyapıları zayıf ama rakamsal olarak yatırımları çok büyük. Bugün bakıyoruz genç öğretmen arkadaşlarımız çocuklarını okula yazdırırken kendi kuşaklarındaki öğretmenlerini arar durumda.
* Bu noktada ortaya çıkan ve üzerinde durulması gereken Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmen yetiştirme sorumluluğunu üzerinden atmış olmasıdır. (NM)
