Kanun özel sektör ve kamunun nükleer satral yapabilmesinin önünü açıyor, ayrıca özel sektör-kamu ortaklığına da olanak tanıyor.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Türkiye'nin geleceği açısından bu denli yaşamsal önem taşıyan bir yasanın Türkiye'nin sağlığı ve geleceği için zararlı olduğunu vurguluyor.
EMO nükleer enerji santrallerinin sakıncalarını şöyle sıraladı:
* Nükleer teknoloji ucuz değil. Hem kurulum, hem üretim-işletim hem de güvenlik maliyetleri çok yüksek. 35-40 yıllık ekonomik ömürleri içinde sıkça arıza yapar. Ayrıca uzun (ortalama 15-25 yıl) yapım süreleri göz önüne alındığında acil bir enerji ihtiyacına çözüm olamazlar.
* Nükleer enerji temiz ve güvenli değildir. Bu nedenle dünyada pek çok ülke nükleer enerjiyi terk ediyor. Dünyanın henüz hiçbir bölgesinde nükleer atıkların saklanması için lisanslı bir depolama alanı yok.
Türkiye'nin oldukça zengin olduğu rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle gibi yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dair proje üretmesi gerektiğini belirten EMO, bütün siyasi partileri, bütün sorumlu kurum ve kuruluşları,bu yasaya karşı çıkmaya davet ediyor.
Türkiye Yeşilleri sandıkta hesap sormaya çağırıyor
Türkiye Yeşilleri basın açıklamalarında "Sinopluları, Karadenizlileri ve ülkemizin geleceğinin radyasyona bulanmasını istemeyen tüm seçmenleri, bu yasanın hesabını sandıkta sormaya çağırıyoruz" dedi.
TÜRÇEP: Nükleerden yana olanlara oy yok
Türkiye Çevre Platformu (TÜRÇEP) "Nükleer santrallerin kurulmasından yana olanlara, karbonsuzlaştırma taleplerimize kulaklarını tıkayanlara, yenilenebilir enerji ve enerjinin etkin kullanımına yönelik düzenlemeleri yapmayanlara oy verilmeyecek" demişti.
AKP Sinop milletvekili Cahit Can nükleer santral konusunda 18 Ocak'ta "Dünyada halen inşaatı devam eden nükleer santraller var. Bu santrallerin, insanları ve çevreyi zehirlediği söyleniyor. Nükleer santraller madem zehirliyor, dünya zehirleniyor, bırakın biraz da biz zehirlenelim" demişti. (NZ/AÖ)