İlköğretimin ilk beş sınıfında 2004-2005 eğitim-öğretim yılında uygulanan yeni müfredat programının uygulanmasından doğan olumsuz ve olumlu sonuçları ile ilgili bir çalışma yapan Eğitim-Sen, bu sonuçlar üzerinden geliştirdiği önerilerini basın açıklamasıyla duyurdu.
Yeni müfredat programının ülke genelinde sağlıklı bir şekilde uygulanabilmesi için önce görülen olumsuzlukların düzeltilmesi gerektiğini belirten Eğitim-Sen tarafından belirlenen olumsuz sonuçlardan bazıları şöyle:
* Yeni müfredatta eğitimdeki sorunlar büyük ölçüde teknolojiye indirgenmiş, araç gereçlerin eşit dağılımı ve kullanımı göz ardı edilmiştir.
* Öğrenci ve öğretmenlerin performans değerlendirmesini esas alan yeni ilköğretim programı, öğretmen ve öğrenciler arasındaki dayanışma ve güven duygusunu kökünden zedeleyecektir.
* Yeni müfredat programının uygulanması için gerekli olan araç gereç ve diğer materyallerin teminini ve fiziki ortamın hazırlanmasını sağlamak görevini yüklenmesi istenen okul yöneticilerinin, bunu nasıl ve hangi kaynaklardan sağlayacağından hiç söz edilmemektedir.
* Deneme uygulaması yapılan uygulama okullarının denetici, yönetici ve öğretmenleri uygulamadan önce yeterli eğitimden geçirilmemişlerdir. Veliler bilgilendirilmemiştir. Uygulamanın sonuçları alınmadan 2005-2006 öğretim yılında bu programların uygulanacağı açıklanmıştır.
* Uygulamaya yönelik olarak ilköğretim müfettişlerince verilen seminerler, semineri verenler ve süre açısından yetersizdir. Böyle bir seminerin sonucunda müfettişlerin öğretmen ve yöneticileri programlar hakkında bilinçlendirmesi de yetersiz kalacaktır.
* Gerek ilköğretim müfettişlerine ve gerekse öğretmenlere yeni müfredat programının tanıtımı sürecinde sorulan sorular, açıklanması istenen kısımla tespit edilen eksiklikler hakkında yeteri kadar aydınlatma yapılmamıştır.
Eğitim-Sen: Neoliberal felsefe belirleyici hale geldi
Eğitim-Sen, MEB'in 2004-2005 öğretim yılında değişik illerde yapılan deneme uygulaması sonucu doğan olumlu ve olumsuzlukları değerlendirmeden, yeni müfredatın taşıdığı eksiklikleri gidermeden, müfredat programının 2005-2006 eğitim-öğretim yılından itibaren tüm Türkiye'de uygulayacağını ilan etmesinin yanlış olduğunu vurguladı.
Neoliberal felsefenin eğitim sistemini hızla sardığı ve yeni müfredat programıyla eğitim sisteminin yapılanmasında belirleyici hale geldiğini belirten Eğitim-Sen, "Yapılan sadece basit bir program değişikliği değil, aynı zamanda felsefe değişikliğidir" dedi.
Açıklama, nitelikli eğitimin, öncelikle nitelikli personelden geçtiği ve deneme uygulamaları sonucunda belirlenen eksikliklerin görülmesi ve giderilmesinin, ileride karşılaşılacak olumsuzlukların önüne şimdiden geçilebilmesi açısından önemli olduğunu belirtti.
Yeni ilköğretim müfredatının dar katılımdan dolayı, kadın-erkek eşitliği, Türkiye'deki farklı dil ve kültürlerin mevcudiyeti, ezilenlerin (işçiler, köylüler vb.) gereksinimlerinin dikkate alınmaması gibi üç temel noktada yetersiz kaldığını belirten Eğitim-Sen, müfredattaki ders konularının, Avrupa ve ABD'de okutulan ders konularının bir kopyası olduğunu ve müfredatın bireysel ve bölgesel farklılıkları dikkate almadığını belirtti.
Açıklama, müfredatın birleştirilmiş sınıflarda nasıl uygulanacağının belirsizliğini koruduğu yönünde görüş bildirirken, programların normal öğretim yapan ve sınıf sayıları 30 dolayında olan okullar baz alınarak hazırlandığını ve öğrenci sayısının 40'ı aştığı okullarda uygulamada güçlük çekileceğini vurguladı.
Deneme uygulamalarından çıkacak sonuçların ve programların 600 bin öğretmene anlatılacağı bir çalışma programının acilen hayata geçirilmesi gerektiği belirten Eğitim-Sen, eğitim fakültelerinin kendi programlarını gözden geçirerek yeni müfredata uygun öğretmen adayları yetiştirmelerinin ve YÖK ile MEB arasında koordinasyon kurulmasının önemine de değindi. (NG/TK)
