Düğün sezonu hızla devam ediyor. Siz de bu zorlu sürecin içine girdiyseniz ufak bir önerimiz olacak.
Evlilik sürecinde tüm geleneklerden kaçabilirsiniz, davetiye ve nikah şekeri hariç.
“Nikah/düğün saatini ve yerini maille bildiririm”, olmadı “whatsup’tan atarım” önerilerinize karşılık verilen yanıtlar oldukça tehditkar olabilir.
“Hasibe yengenin hangi mailine atacaksın acaba” ya da “Anneannen aynanın kenarında yıllarca ne saklayacak”, “Hüsnü enişten davetiye olmazsa gelmez, altınları da rüyanda görürsün”, “ Fikriye teyzenler kesin onları sevmiyoruz diye yollamadık sanır”.
Sonuç; o davetiye basılacak.
Peki nikah şekerinin manası nedir? Onun da cevabı hazır; “İnsanlar o kadar kalkıp nikaha geldi, üstelik takı taktı, bir hediye vermek şart.”
Zaten davetiyede aldığınız tehditlerle yerle bir olduğunuz için savaşacak gücünüz kalmaz.
Sonuç; nikah şekeri de şart.
Kimsenin yemediği o beyaz bayat şekerler, anneannenin dışında kimsenin saklamadığı ayna, magnet vb. gibi yeni nesil minik manasız hediyeler yerine başka bir seçenek mutlaka olmalı.
İşte burada imdadınıza Tarlabaşı Toplum Merkezi yetişiyor.
Merkez, dokuz yıldır zorunlu göç ve yoksulluğun farklı kültürleri birleştirdiği Tarlabaşı'nda kadın ve çocuklara ücretsiz sosyal, psikolojik ve eğitsel hizmet veriyor.
Tarlabaşı Toplum Merkezi, "Kentsel dönüşüm"ün sokaklarını bir bir boşalttığı Tarlabaşı'nda hala çocuk seslerinin cıvıldadığı, önyargıların yıkıldığı, üniversite öğrencilerinin gönüllü eğitim verdiği rengarek kocaman bir ev.
Tarlabaşılı çocuklar sizin için davetiye ve nikah şekeri niyetine kitap ayracı tasarlıyor. Siz de gönlünüzde kopanı merkeze bağışlıyorsunuz.
Mesela bu sene çatılarını yaptırmak istiyorlarmış, o çatıda sizin de bir tuğlanız olabilir. (NV)
İletişim için tıklayınız. Merkez facebook, twitter'dan da takip edebilirsiniz.