EHP'li kadınlar da, demokratik haklarını kullanarak basın açıklamasına katılanlara cop ve gaz bombasıyla saldıran, cinsel taciz uygulayan polislerin araştırılması için, olay günü görevli tüm çevik kuvvet polisleri hakkında bir suç duyusu yaptı.
Daha sonra İstanbul Adliye Sarayı önünde bir basın açıklaması yapan kadınlar "Tecavüzcü polis hesap verecek", "Yaşasın Kadın Dayanışması", "Tecavüzcü NATO Ortadoğu'dan Defol" sloganları attı.
Kadınlar, yaptıkları suç duyurusunun polisin şiddetini açığa çıkarmak ve kamuoyu yaratma amacını taşıdığını, devlet görevlilerinin uyguladığı şiddetin yine bir devlet kurumunca görmezden gelindiğini, kadınların ifadelerine karşın sorumluların bulunmadığını, buna karşın başvurularını takip edeceklerini söyledi.
29 Haziran günü Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'nun (KESK) Galatasaray Meydanı'nda NATO zirvesini protesto etmek için yaptığı basın açıklaması sonrası, çevik kuvvet polisi coplarla ve gaz bombasıyla açıklamaya katılanlara müdahale etmiş, polisin sert müdahalesi sonrası 50'ye yakın kişi hastaneye kaldırılmıştı.
"Polisin cinsel şiddeti tüm kadınları sindirmeye yönelik"
EHP'li kadınlar İstanbul Adliyesi önünde yaptıkları basın açıklamasında göstericilere vahşice saldıran polislerin ve kadın arkadaşlarına cinsel tacizde bulunan çevik kuvvet polisinin bulunmasını ve cezalandırılmasını istediler.
Devlet güçlerinin uyguladığı cinsel şiddetin tüm kadınları politikadan uzaklaştırmayı hedeflediğini de vurguladılar.
* NATO zirvesi boyunca gerçekleştirilen tüm protesto eylemlerine polsi vahşice saldırdı. Zirveden önce de kadınlar, polis olduğunu söyleyen kişilerce kaçırıldı, taciz ve tehditlerle sindirilmek istendi. Erkek egemen şiddetin bir yüzü, devlet görevlilerinin kadınlara uyguladığı sistematik şiddettir. Bu yıl birçok kadının polisin sözlü ve fiziksel cinsel tacizine maruz kaldı.
* Kadınlara yönelen bu şiddet, sadece maruz kalanları değil, tüm kadınları sindirmeyi, onları politikadan uzaklaştırarak evlerine göndermeyi hedefliyor. NATO zirvesi boyunca söylenen demokrasi yalanları eylemlerde, gözaltında ve cezaevlerinde yaşananlarla ortaya çıkmıştır.
* Polislerin uyguladığı cinsel şiddete, gözaltında taciz ve tecavüze karşı önleyici tedbirler alınmasını, sorumluların cezalandırılmasını istiyoruz, Devletin, polisin, kocaların babaların dönmemizi isteği evlerimize dönmeyeceğiz. Sokaklar bizimdir.
Kadın kuruluşlardan destek
Polis olduğunu söyleyen kişilerce kaçırılan, işkence ve tecavüze uğrayan Demokratik Halk Partisi (DEHAP) Kadın Kolları üyesi Gülbahar Gündüz de kadınlara destek verdi. Gündüz, bir yıl önce yaşadığı olayla ilgili açtığı davada bir ilerleme olmaması nedeniyle, Adli TIP Kurumu'ndan aldığı raporla birlikte Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurmuştu.
Gündüz davanın AİHM'de beklediğine dikkat çekerek, benzer olaylarda yapılan suç duyurularından da sonuç alınmadığını, devletin erkek egemen anlayışla yönetildiğini ve muhalif kadınların cinsel şiddet yoluyla sindirilmeye çalışıldığını belirtti.
Öte yandan EHP'li kadınların basın açıklamasına bireysel feminist kadınların yanı sıra şu gruplar destek verdi: Emekçi Kadınlar Birliği, Feminist Kadın Çevresi, Kadın Tavrını Geliştirme İnisiyatifi (KATAGİ), Özgür Kadın, Halk Kültür Merkezi'nden kadınlar, Mimar Sinan Üniversitesi Kadın İnisiyatifi, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP), Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) ve Demokratik Halk Partisi'nden (DEHAP) kadınlar. (ÖG/BB)