Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Alevi kurumları, veli dernekleri, eğitimciler ve sivil toplum örgütlerinin oluşturduğu “Müfredatı Geri Çekin Platformu”, kamuoyunun ve eğitimcilerin tepkisine rağmen 28 Mayıs'ta onaylanan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli müfredatının iptali için Danıştay'a başvurdu.
Suç duyurusunun ardından Danıştay önünde yapılan açıklamada konuşan Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, “Eylül ayında bu müfredatta inat edilirse platform bileşenleri birçok eylemi daha önüne koyacaktır. Bugün burada bulunmamızın sebebi bunu yasal yönden de yürütmekti. Süreci birlikte takip edeceğiz” dedi.
Uzmanlar yeni müfredatı yorumladı: "Çocuk haklarını gözeten bir müfredat değil"
"İçerik kanuna aykırı"
Irmak, toplumun büyük kesiminin müfredata tepki göstermesine rağmen Milli Eğitim Bakanlığının inatla programı hayata geçirmek istediğini belirterek, şunları söyledi:
“Hiçbir müfredat bu kadar ülke gündemini meşgul etmemiş, bu kadar tartışılmamıştı. Bugüne kadar yapılan müfredatlar Türkiye'nin kendi gerçekliğine, özgün yapısına uygun bir şekilde hazırlanmış müfredatlardır. Fakat bugün yapılan müfredat hem bu yanıyla çok aykırı hem 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununa aykırı içerikler taşıyor.”
Bakan, tartışmalı müfredatı onayladı
"Gerici, ırkçı bir müfredat"
Bakanlığın önünde yaptıkları eylemi hatırlatan Irmak, “Sayın Bakanın, uyarılarımıza rağmen hâlâ belli bir kesimi yok sayması, gerici ırkçı bir müfredat hazırlayıp bunu gündeme sokması bizim açımızdan kabul edilemez” dedi.
Platformun eylem kararı aldığını hatırlatan Irmak, “Önümüzdeki dönem, eylül ayında bu müfredatta inat edilirse platform bileşenleri birçok eylemi daha önüne koyacaktır. Bugün burada bulunmamızın sebebi bunu yasal yönden de yürütmekti. Süreci birlikte takip edeceğiz” diye konuştu.
Müfredatı Geri Çekin Platformu'ndan MEB'e 'uyarı' eylemi
Müfredata niçin karşı çıkıyorlar?
Müfredatı Geri Çekin Platformu üyeleri, geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığı önünde yaptıkları açıklamada Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'ne karşı çıkma gerekçelerini şöyle sıraladı:
- Müfredatın değiştirilme gerekçesinin açıklanmaması.
- İhtiyaç analizlerinin yapılmaması.
- Program yapma ve geliştirme tekniklerinin uygulanmaması.
- Müfredatın çalışmasının kimlerle yapıldığının bilinmemesi ve eğitim sendikalarının çalışmada olmaması.
- Beceri odaklı müfredat olmaması.
- Evrimi ve bilimi reddetmesi, her şeyi kutsallar üzerinden açıklaması.
- Toplumsal cinsiyet eşitliğinin yok sayılması.
- Pozitif bilimlerin sadeleştirilmesi, din derslerinin sayısının artırılması ve kapasitesinin genişletilmesi.
ERG: 10 yılda hazırlanan müfredat bir haftada değerlendirilemez
(RT)