1991 Nobel Barış Ödülü sahibi Kyi, başında bulunduğu Demokrasi için Ulusal Birlik (LND) partisinin merkezinde yüzlerce insanın alkışlarıyla karşılandı.
Kyi: "İstediğim yere giderim"
Liberation gazetesinin haberine göre, lider Kyi, herhangi bir koşula bağlanmadan serbest bırakılmış olmasını memnuniyetle karşılıyor. Kyi, "Hareketlerimde kısıtlanmayacağım ve her istediğim yere gidebileceğim" diyor.
Kadın liderin özgürlüğe kavuşması, Ekim 2000'den beri askeri cunta ile muhalifler arasında yapılan müzakerelerden elde edilen en önemli başarı sayılıyor.
Birleşmiş Milletler'in (BM) yön verdiği bu görüşmeler, Miyanmar kamuoyunu "Ulusal bir Uzlaşmaya" da götürebilir.
Sorunları görüşme şansı
Belki Miyanmar'da taraflar, örneğin ülkede gitgide daha fazla hissedilen uluslar arası kamuoyundan gelen baskıları, İnsani yardım, 1500 siyasi tutuklunun durumu veya yeni bir Anayasanın hazırlanması konularını yeniden müzakere etme olanağı bulacaklar.
Junta : "Yeni bir sayfa"
Askeri cunta, Kyi'nin serbest bırakılmasını "Miyanmar Halkı ve Uluslar arası topluluk için yeni bir sayfa" olarak değerlendirdi. Miyanmarlı bir diplomat ise "Hükümetin yapılacak bir seçimle oluşturulması konusunda görüşmeler yapıyoruz. Zaten Suu Kyi'nin hedefi de bu." dedi.
BM yetkilileri, hükümetin kurulmasının birkaç yıl alabileceğini düşünüyorlar. Kyi'nin tüm ülkede rahat dolaşabilmesi karşılığında cuntaya yönelik eleştirilerini azaltması gerekeceğini görüşünde birleşenler de var.
Amaç baskıları azaltmak
İnsan hakları savunucuları ise, cuntanın Kyi'yi serbest bırakmasını, 1996'dan bu yana Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Birliği yaptırımlarıyla boğulan Miyanmar ekonomisini yeniden canlandırmak için ve bu yaptırımların kaldırılmasına dönük bir girişim olarak değerlendiriyor.
Tamthai: "Çok erken"
Bangkok'ta mülteci olarak yaşayan ve Miyanmar muhalefetine yakınlığıyla tanınan Taylandlı öğretim üyesi Mark Tamthai, "uluslar arası topluluğun baskıları azalması çok erken" diyor.
"İyilik" gerekçeleri
Ancak, cuntanın diyalog arayışında olmasının altında başka nedenler de aramak gerekiyor: Miyanmar ekonomisinin askerlerin günlük gereksinimleri karşılamalarına engel olacak kadar zayıflaması, Güneydoğu Asya Uluslar Birliği üyesi partnerlerinin Miyanmar'ın gitgide soyutlanması karşısındaki baskıları arttırması. Bir de ABD ve AB, cunta üyelerine, bu ülkelerde okuyan çocuklarını ziyaret etmek için yaptıkları vize başvurularına olumsuz yanıt veriyor. (EÖ/BB)