MAZLUMDER İstanbul Şubesi Avukatı Elif Koşaroğlu da, "NATO Zirvesinin yaklaştığı son bir ayda, derneğimize yapılan yakalama ve gözaltı müracaatlarında yaşanan artış, endişe verici boyutlara ulaştı" dedi.
Koşaroğlu, "Bu biçim ve usulle devam edilirse, zirvenin yapılacağı tarihe kadar birçok insan ve kuruluş kanunun öngördüğü şartlar ve usul aranmaksızın keyfi uygulamalarla mağdur edilecektir" dedi.
DİHA ve İHH'deki gözaltı ve aramalar güven sarsıcı
MAZLUMDER Genel Başkanı Ayhan Bilgen, de demokratikleşme ve hukuk devleti olma yolunda yapılan yasal düzenlemelere dikkat çekerek son olayların tam bir geri adım niteliği taşıdığını bildirdi.
"Parlamentodan yeni ve daha özgürlükçü bir basın yasasının çıktığı günlerde DİHA'ya yönelik baskın ve gözaltılar olumlu gelişmelere duyulan güveni de sarsacaktır" diyen Ayhan Bilgen açıklamasına şöyle devam etti:
* Gözaltı ve tutuklama ile ilgili yeni düzenleme ve yönetmelikler İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) yöneticilerinin evlerine yapılan baskınlarda yok sayıldı.
* Sabaha karşı İHH yöneticilerinin evlerine "şüphe üzerine" düzenlenen operasyonlar amacı aşan boyut ve yöntemlerle gerçekleştirildi. Jandarma bölgesi olmamasına rağmen, operasyonlarda jandarma güçleri yer aldı.
Sorgulananlar serbest bırakılsın
* Telafisi mümkün olmayan benzer olayların tekrarlanmaması için sorumlular hakkında gecikmeden soruşturma açılmasını bekliyoruz.
* İnsan hakları örgütlerini son baskınlarla gözaltına alınıp halen sorgulananların derhal serbest bırakılması için acil eylem kampanyası düzenleme hususunda duyarlılığa çağırıyoruz.
39 kişi için gözaltı başvurusu
MAZLUMDER İstanbul Şubesi Avukatı Elif Koşaroğlu da, NATO zirvesi yaklaşırken 39 kişi hakkında gözaltı başvurusu yapıldığını açıkladı.
Av. Koşaroğlu açıklamasında gözaltına ilişkin iddiaları şöyle sıraladı:
* Gözaltıların çeşitli semtlerdeki ev ve işyerlerine, ağırlıklı olarak sabaha karşı saat 05.00 civarında, Terörle Mücadele Timlerince düzenlenen baskınlarla gerçekleştirildiği,
* Söz konusu mekanlara giriş-çıkışların usulüne uygun yapılmadığı,
* Evlere ayakkabılarla ve ev halkını ürkütecek şekilde girildiği, yakınlara çok net bilgiler verilmeyip kimi şahısların ailelerine yakalanan kişinin Vatan TEM Şubesine götürüldüğünün söylendiği,
* Kimi ailelere "Bekleyin zamanı gelince nerede olduğunu öğrenirsiniz" denildiği, kimi ailelere ise Bush geliyor, güvenlik için tedbir olarak sorgulama yapacağız, ille bir şey yapmış olması gerekli de değil" denilerek gözaltı işlemlerinin gerçekleştirildiği iddia edilmektedir.
Av. Koşaroğlu açıklamasını şöyle noktalandırdı: "Misafirperver(!) yaklaşımlar uğruna, hak ve özgürlüklere olan saygının ve hukuk devletine olan güvenin üzerinde bir kara leke düşürmeye hiçbir kurum yada kuruluşun hakkı olmadığı kanaatindeyiz." (YS/BB)