Şehir plancıları, imar planı yapabilmelerini "haklarının geri alınması" şeklinde yorumlarken, mimarlar "İmar planı mimar olmadan yapılamaz" görüşünü savunuyor.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi 8. Dönem Yönetim Kurulu açıklama yaparak Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanan yazıların mesleklerini hedef alan "danışıklı ve kasıtlı" karalamaya yönelik olduğunu öne sürdü.
Konuyla ilgili bianet'e konuşan Karadeniz Teknik Üniversitesi'nden (KTÜ) Prof. Dr. Şengül Öymen Gür, "Kimseyi karalamıyoruz ama kimse de bizim mesleğimizin sınırlarını çizmeye kalkışmasın" dedi.
Şehir Plancıları: Mesleğimizi karalayamazlar
Şehir plancıları, Cumhuriyet Gazetesinde 9 Şubat 2006 tarihinde Öymen Gür'ün "Mimardan Başkası İmar Planı Yapamaz" başlıklı yazısına, 26 Ocak 2006 tarihli Prof. Dr. Ataman Demir'in, "Mimarlık Olmadan Olmaz" başlıklı yazısına, 2 Şubat 2006 tarihli Prof. Dr. İsmet Okyay'ın, "Mimarlık Olmadan Şehir Planlama" başlıklı yazısına, ve 9 Kasım 2005 tarihli Oktay Ekinci'nin "Dünya Şehircilik Gününde Mimarisizleşen Planlama" başlıklı yazılarına dikkat çekiyor.
"Bu yazılar hep birlikte ele alındığında, ortak bir lisanla yazıldıkları, aynı örnek ve deyimleri kullandıkları, dolayısıyla bir 'niyet' ile, danışıklı olarak artarda yayınlandıkları açıkça görülüyor" diyen Şehir plancıları tepkili.
Öymen Gür: "Mimardan Başkası İmar Planı Yapamaz"
"...Akıllı ülkelerde mimarın orkestra şefliği sürmektedir. Çünkü başka türlüsü eşyanın tabiatına aykırıdır... Evlat disiplinlerden takım çalışmaları kapsamında önemli katkılar alınmaktadır. Şehir planlamacı, mimara bu konuda destek verir... Şehir ve bölge plancısı, ülke toprağının işlevsel ve mülki dağıtımını yapabilir; ama ayrıcalıklı bir iş olan imar planını yapamaz. Akla aykırı..."
Demir: "Mimarlık Olmadan Olmaz"
"...Onlar kentsel planlamaya her zaman mimar gözüyle, mimar kimliği ile baktılar. Çünkü doğrusu da budur..."
Okyay: "Mimarlık Olmadan Şehir Planlama"
"...Şehir planlamada mimarlığın yasa zoruyla devre dışı bırakılması da Türkiye'nin başat sorunlarından biri... fakat mimar olmayan şehir plancıları, fikirlerini grafik ifade aşamasında bile çoğu kez tedirgindirler... Fakat o disiplinlerin kurumsal eğitiminden geçmiş mimar, planlama grubunun maestrosu konumundadır."
"Ekinci objektif değil"
Plancılar, Ekinci'nin gazetedeki köşesini objektif olmayan fikirlerini sunduğu bir araç haline getirdiği görüşünde.
"Ekinci 'Dünya Şehircilik Gününde Mimarisizleşen Planlama' isimli yazısında yine meslek alanımıza rutin saldırılarından birini yazdı, bu yazı, Dünya Şehircilik Günü 29. Kolokyumu'na ev sahipliği yapan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Şehir ve Bölge Planlama bölümü öğretim üye ve yardımcılarınca yine ağır bir yazıyla tekzip edilerek kınandı."
Şehir ve Bölge Plancılarının imar planı yapamayacağını iddia eden zihniyetin meslek hayatında öğrendiği her şeyden ve kendisine öğreten herkesten utanması gerektiğini söyleyen Şehir plancıları mimarlar için "uzmanı olmadıkları ve eksik ya da yanlış kavradıkları, bu disiplin alanında 'yasal hak' talep etmeleri anlaşılamaz bir gaflettir" diyor.
Plancılar, planlamanın bir "rant" olarak görüldüğünü ama aynı zamanda bu rantı mimarların yönlendirme ısrarıyla uzmanlık tanımadığını, kamuoyunu da bilimsellikten uzak bireysel çıkarlarla yanlış yönlendiren bir içerik ve hırs taşıdığını aktarıyor..
Öymen Gür: Onları biz yetiştirdik
Öymen Gür, konuyu tıp bilimine benzetti ve mimarların rolünü "dahiliye uzmanı" olarak yorumladı.
"Dahiliye uzmanı sağlık konusunda derinlemesine bilgiye sahiptir. Branşlaşma söz konusu olsa bile çok zor durumda kalındığında hastaya dahiliye uzmanı müdahale edebili çünkü bunu yapabilecek gücü var. Mimarlar da dahiliye uzmanı gibi kapsamlı, derinlemesine donanıma sahip."
Öymen Gür, üniversitelerde şehir planlama bölümlerinde öğretim görevlilerin mimari eğitimi aldığını vurguluyor ve "Bu işi onlara biz öğrettik. Bu neyin tartışması" diyor.
Rant tartışması içinse Öymen Gür, "Bu doğru bir bakış açısı değil, öyle olsaydı insanlar şehir bilimci olup mimarlık yapamazdı" diyor.
Öymen Gür, imar planlarının mimar olmadan gerçekleşmemesi gerektiğin altını çiziyor ve bu işin tüm Avrupa'da olduğu gibi ekip işi olduğunu aktarıyor. (EZÖ/EÖ)