Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı’ndaki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantısının ardından yayımlanan bildiride Suriye, Libya, Somali’deki gelişmeler ile ABD-İran gerilimi ve ABD Başkanı Donald Trump’ın 28 Ocak Salı günü açıkladığı ABD’nin “Ortadoğu Barış Planı” değerlendirildi.
Bildiride konulara göre yer alan değerlendirmeler özetle şu şekilde:
Suriye
“Özellikle Suriye'de etkin olan devletlerle varılan mutabakatlara rağmen, İdlib başta olmak üzere Suriye'nin çeşitli bölgelerinde güvenlik güçlerimizi ve sivil halkı hedef almaya devam eden terör saldırılarına karşı gereken ilave tedbirleri alma konusundaki kararlılık bir kez daha vurgulanmıştır.
“Türkiye'nin güney sınırlarını koruma, sınırları ötesindeki dost ve kardeş toplulukların güvenliğini sağlama, bölgede kalıcı istikrarın tesisine katkı verme konularındaki hassasiyetinin altı çizilmiştir."
Libya
“Ülke sathında barış ve huzurun tesisi yönünde, Birleşmiş Milletler tarafından tanınan Milli Mutabakat Hükümetinin desteklenmeye devam edileceğinin altı çizilmiştir.
Tüm ülkeler kalıcı bir ateşkesin tesis edilmesi çabalarını desteklemeye davet edilmiştir.
“Türkiye'nin, Akdeniz'deki hak ve menfaatlerinin yanında, Libya halkı ile olan 500 yıllık dostluğunun bir gereği olarak bu ülkede güven ve istikrarın hakkaniyete dayalı bir şekilde yeniden sağlanması hususunda her alanda üzerine düşen sorumlulukları yerine getireceği belirtilmiştir."
ABD – İran gerilimi
“ABD ile İran arasındaki gerginlikten duyulan endişe dile getirilmiş, barış ve istikrarın korunması için taraflara yapılan sağduyu ve itidal çağrısı tekrarlanmıştır."
Somali
“Somali'de gerçekleştirilen ve aralarında Türk vatandaşlarının da bulunduğu çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan terör saldırıları lanetlenmiştir.
"Dost ve kardeş Somali halkının yanında olduğumuz bir kez daha teyit edilmiş, huzur, güven ve refah ortamının tesisi yönündeki desteğimizin sürdürüleceği ifade edilmiştir."
“Ortadoğu Barış Planı”
"ABD yönetiminin İsrail-Filistin ihtilafına ilişkin yayımladığı planın, Filistin ve Kudüs'e yönelik işgal, yıkım ve baskı politikalarını meşrulaştırmayı hedefleyen bir 'ilhak planı' olduğu vurgulanmış, çözümün ancak 1967 sınırları esas alınarak başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve bitişik bir Filistin devletinin kurulması ile mümkün olduğu ifade edilmiştir." (EKN)