Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk TAbipleri Birliği (TTB) ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Birleşik Metal-İş grev kararının ertelenmesine karşı bugün basın açıklaması düzenlendi.
Yapılan ortak açıklamada grevin hak olduğu ve yasaklanamayacağı vurgulandı, “Grev hakkı derhal iade edilsin” çağrısı yapıldı.
“Yasaklama kararı darbedir”
DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası’nın çağrısıyla 29 Ocak’ta 10 kent ve 22 fabrikada 15 metal işçisi greve çıkmıştı. Bakanlar Kurulu 30 Ocak’ta "milli güvenliği bozucu nitelikte" gerekçesiyle grevi 60 gün erteledi.
Erteleme kararına karşı bugün Ankara’daki Genel-İş Sendikası Genel Merkezi’nde düzenlenen açıklamaya DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, TTB Merkez Konsey Başkanı Bayazıt İlhan ve Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu katıldı.
Ortak açıklamayı okuyan Kani Beko, Bakanlar Kurulu’nun grev erteleme kararının fiilen yasaklama anlamına geldiğini söyledi. Kararı “darbe” olarak niteleyen Beko, “Türkiye’de demokrasinin olmadığı bir kez daha ilan edilmiştir” dedi.
“Daha grevin ilk günü, hükümetin çokça başvurduğu ifadelerle “sandıkta ortaya çıkan iradeye karşı darbe yapılmıştır”. Fabrikalarda yapılan oylamalarda yüzde 100’leri aşan “greve evet” oyları, sendikalı olmayan çalışanların, beyaz yakalıların da grev iradesini ortaya koyması karşısında patronların örgütü MESS ve sarı sendikalar paniğe kapılmış, hükümeti göreve çağırmış, Bakanlar Kurulu kararı bu çağrılar üzerine gelmiştir.”
“Grev hakkı yasaklanamaz”
Kani Beko, grev hakkının Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) Sözleşmeleri olmak üzere pek çok uluslararası sözleşmenin güvencesi altında olduğunu vurguladı.
“ILO Örgütlenme Özgürlüğü Komitesi’nin 1996 tarihli raporuna göre içinde metal sektörünün de bulunduğu çok sayıda sektör grev yasağı kapsamına alınamaz.
“Birleşmiş Milletler’e üye pek çok ülke grev hakkını tanımaktadır. 90 ülke grev hakkına anayasasında yer vermiştir. Grevin yasak olduğu ülkelere baktığımızda Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar gibi, işçilerin hiçbir yasal hakkının olmadığı ülkeleri görüyoruz. Bu ülkelerde işçiler köle veya mahkum gibi çalışıyor. Yoksulluk ve açlık içinde yaşıyor, iş kazalarında ölüyorlar veya sakat kalıyorlar. Grevi yasaklayan AKP ve patronların hayal ettiği çalışma yaşamı işte budur!”
“AKP dönemi 12 Eylül’den kötü”
Beko, AKP dönemindeki durumun 12 Eylül darbesi döneminden de kötüye gittiğini belirtti.
“2003’de lastik ve cam, 2004’de yine lastik ve cam, 2005’te maden, 2014’te cam ve maden, bugün de metal grevlerini engellemeye yönelik kararlara imza atan AKP iktidarı, işçi sınıfının bu hakkına tahammülü olmadığını açıkça göstermektedir.”
“Sermayenin güvenliği”
Beko, Bakanlar Kurulu’nun “milli güvenlik” gerekçesinin “gerçekte sermayenin güvenliğinden başka bir şey olmadığını” söyledi.
“Hükümet, MESS ve sarı sendikalar, DİSK/Birleşik Metal-İş üyesi metal işçisinden korkmakta haksız değildir. Metal grevleri başladığı anda beş işletmenin sekiz fabrikası MESS’ten kopmuştur. Sarı sendikaların esaretindeki işçiler için umut verici gelişmeler yaşanmıştır. Grev sürseydi bunun devamı gelecekti. Yani AKP iktidarı bu darbe ile MESS’i ve sarı sendikaları kurtarmayı hedeflemiştir.
“Bir kere daha burada ilan ediyoruz: Grev haktır, engellenemez ve yasaklanamaz! Metal işçilerinin grev hakları derhal iade edilmelidir.” (BK)
* Fotoğraf: DİSK