Fotoğraf: Nilufer Belediyesi
TMMOB’a bağlı Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), Makina Mühendisleri Odası (MMO) ve Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) elektrik, doğalgaz ve LPG’ye gelen zamlara karşı ortak bir açıklama yaptı.
Meslek odaları ve sendika bu zamların son olmayacağını, yenilerinin geleceğini söyledi. Bunun nedeni olarak iktidarın ithal fosil yakıtlara dayalı ve özel şirketleri kollayan dışa bağımlı enerji politikası olduğunu savundu.
Bunu da yirmi yıl süresince, çok sayıda ithal kömür ve doğalgaz yakıtlı santralın kurulmasını teşvik ederek yaptığını açıkladı. “İktidar enerjide ülkemizin dışa bağımlığını artırmıştır” dedi.
Elektriğe yapılan yüzde 15’lik son zamla birlikte son iki buçuk sene içinde yapılan toplam zammın yüzde 70’i bulduğunu aktardı. “Doğalgazda da benzer bir tablo söz konusudur” dedi. Ortak açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"TL'nin değer kaybı..."
“Rusya, İran ve Azerbaycan ile yapmış olduğu uzun vadeli, boru hatları üzerinden doğalgaz alım ithalat sözleşmeleri, satış fiyatlarının yüksekliğinin yanı sıra; fiyat güncellemelerinde başka mahreçli gaz satış fiyatlarının değil, petrol fiyatlarının dikkate alınması, katı ‘al ya da öde’ yükümlülükleri, TANAP Projesinin yüzde 30 ortağı olan BOTAŞ’ın, bu boru hattından taşınan gazı satın almak istediğinde gaz fiyatlarına eklenen yüksek taşıma bedelleri gibi Türkiye aleyhine hükümler içermektedir.
"Maliyetleri yükselten bu etkenlere ek olarak, TL’nin yabancı paralar karşısında yüksek oranlı değer kaybı da; doğalgaz fiyatlarının artmasında etkin olmuştur. Türkiye’nin enerji yoksulluğu sorunu da giderek ağırlaşmaktadır.
Toplam istihdamın üçte birinden fazla bir bölümünün sosyal güvenlik sistemi dışında sigortasız ve yüzde 60’ından fazlasının asgari ücret düzeyinde ücretle çalıştığı günümüz Türkiye’sinde, geniş anlamda işsiz sayısı 10 milyonu geçmiştir.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in TBMM’de verdiği bilgilerden, 2020’nin ilk dokuz ayında, toplam tutarı 101 milyon TL ödenmemiş borçtan dolayı 107 bin konut elektrik abonesinin; 399 milyon TL ödenmemiş borçtan dolayı da; 51 bin konut doğalgaz abonesinin sözleşmelerinin feshedildiği ve elektrik ve gazlarının kesildiği anlaşılmaktadır.
Oysa, ortalama borç tutarı bin liranın altında olan 107 bin konutta oturan dört yüz binden fazla yurttaş karanlığa; borçları sekiz bin liradan az olan iki yüz bin yurttaş soğuğa mahkum edilmeyebilir, toplam 500 milyon TL kamu kaynaklarından karşılanabilirdi.
Son elektrik ve doğalgaz zamları sonrasında, birçok ticari ve sınai işletme maliyetlerinin arttığı gerekçesi ile ürün ve hizmet fiyatlarını artıracaktır.
"Enerji yoksulları arasına yenileri katılıyor"
İktidar, yandaş küçük bir azınlığa odaklanmakta, kredi kartlarının borçlarını, kiralarını, elektrik, doğalgaz, su, telefon, internet faturalarını ödeyemeyen, açlıkla, yoklukla boğuşan milyonların yaşadığı sıkıntıları yok saymaktadır.
Kâr garantili projelerde şirketler her türlü cezadan muaf kılınır ve kazançları güvence altına alınırken; işsizlik ve pahalılıkla boğuşan milyonlarca emekçi, emekli, esnaf ve işsizin sorunlarının çözümü için tek bir adım atmadan, hiçbir ekonomik destek vermeksizin evlerine kapatılan, aylardır salgından bunalmış kitlelere sabır ve tevekkül önerilmesinin yorumunu kamuoyuna bırakıyoruz.
COVID-19 salgını nedeniyle, daha önce de işsiz olup şimdi iş bulma umudunu tümüyle yitirenler, salgın nedeniyle işyerlerinin daralma, küçülme ve kapanması nedeniyle işten çıkarılanlar, asgari ücretin yarısına bile varmayan düşük ücretlerle çaresiz çalışanlar, kapanan/kapatılan çok sayıda küçük işyerinin sahibi ile sayıları on milyonu geçen işsiz yurttaşlar, küçük üreticiler, düşük emekli maaşları ile yaşamlarını sürdürmeye yeterli olmayan emekliler, bütün bu kesimlerden milyonlarca yurttaş; elektrik, doğal gaz, su, telefon, internet faturalarını ödeyememekte, elektrik ve gazlarının kesilmesi ile enerji yoksulları arasına katılmaktadır.
Bu durumu önlemek için kriz koşulları sona erene kadar zor durumdaki tüm yurttaşların ve kapanan küçük işletmelerin elektrik, su, doğal gaz, internet ve telefon hizmet bedelleri kamu tarafından karşılanmalıdır.
(HA)