"TİKKO örgütü" üyesi olduğu iddiasıyla 15 yıl hapisle cezalandırılan "İşçi Köylü" dergisi Genel Yayın Yönetmeni Horuz'un durumu, eski Ceza Yasası'ndaki ilgili maddenin şartlı tahliye için öngördüğü infaz süresi doldurulduktan sonra 5237 Sayılı yeni TCK'ya göre yeniden ele alınacak.
"Hapiste en ufak itiraza ceza"
Dört buçuk yılı aşkın bir süredir cezaevinde bulunan ve son olarak Bolu F Tipi Cezaevi'ne nakledilen Memik Horuz, cezaevi uygulamaları veya toplumsal haksızlıkları her protesto ettiklerinde idarece ceza verilmesinde şikayetçi.
Eşinin tutukluluk koşullarıyla ilgili bianet'e bilgi veren Seza horuz, "Son olarak 19 Aralık cezaevi operasyonlarını protesto ettikleri için eşime ve birlikte tutuklu olanlara ceza verildi" dedi.
Normalde her ay ailelere tanınan açık görüşü çeşitli zamanlarda verilen cezalar nedeniyle altı aydır yapamadığını ifade eden Seza Horuz, "Baskılara en ufak bir itiraza ceza veriyorlar. Bu mektup almama veya iletişim cezası biçiminde de olabiliyor" diye konuştu.
AİHM başvurusu kabul edildi
İki hafta önce yargıya başvuran gazetecinin avukatı Filiz Kalaycı, cezaevinde yatılacak günlere ilişkin müddetname istedi. Ancak Kalaycı henüz bir yanıt almadı. Yargı, gazetecinin yattığı sürelerin şartlı tahliye süresini karşıladığına karar verirse yeni TCK'deki lehte hükümleri uygulayabilir.
Daha önce infazın ertelenmesi için mahkemeye başvuran Av. Kalaycı'ya Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, 9 Kasım 2005'te, "şartla tahliye tarihi henüz dolmadığı için talebin şimdilik reddine ve infazın ertelenmesine yer olmadığını" bildirmişti. Gazeteci Horuz'un Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptığı başvuru ise kabul edilmişti.
İtirafçı sözleriyle 15 yıl hapis
Erol Çetin isimli itirafçının "Dağda militanlarla röportajlar yaptı. Röportajlar Özgür Gelecek isimli dergide de çıktı" diyerek suçladığı gazeteci Horuz, 17 Haziran 2001'de İstanbul Çemberlitaş semtinde gözaltına alınmış, bir yıl sonra da, Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce (DGM), 15 yıl hapse mahkum edilmişti.
Gazeteciyse, Çetin'in ifadelerinin düzmece olduğunu savunarak, "politik kimliği ve düşünceleri nedeniyle kendisine bir komplo kurulduğu"nu söylemişti. (EÖ/AD)