Mutabık kaldıklarına göre; hedefleri güçlü ve bağımsız bir kamu hizmeti yayıncılığının tesis edilmesidir. Özgür haber akışı, ulusal, bölgesel ve yerel düzeylerde medya çoğulculuğu için harcanan çabalarla birlikte yürütülmelidir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde (AİHS) belirlenen temel hak ve özgürlüklerin gerçekleşmesi için kültürel çeşitliliğin önemi kabul edilmiştir.
Devlet Bakanları kültürel çoğulcuğu sağlamak amacıyla; ulusal azınlıklara ait kişilerin medyaya erişimlerini teşvik etmek amacıyla anlaşmışlardır. Bunun için Avrupa Konseyi'nin koyduğu standartlara saygı göstermek ve uygulamak amacıyla ülkeler kendi uygulamalarını yeniden gözden geçireceklerdir.
Ekonominin küreselleşmesiyle; medyada artan "yoğunlaşma" ulusal düzeyde ve Avrupa'da dikkatle izlenmelidir. Artan bu yoğunlaşmaya karşılık; Devlet bakanları ifade ve haber alma özgürlüğünün demokratik bir toplumda tam olarak uygulanması için; medya çoğulculuğunun önemini özellikle vurgulamaktadırlar. Medya yoğunlaşmalarının çoğulculuk üzerindeki potansiyel zararlı etkilerini engellemek gereklidir.
Medyada ve özellikle azınlık statüsünde bulunan topluluklara hitap eden medyada, azınlık gruplarına ait kişilerin çıkarlarına ve kültürler arası diyalogun yararına özel önem göstererek kültürel ve dilsel çeşitliliğin sağlanması ve geliştirilmesi konusunda herkesin kararlı davranması kararlaştırılmıştır.
Sadece ulusal düzeyde değil, Avrupa Konseyinde dikkate değer kararlar alınmasında katkı sağlayan belgeler üreten Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Uluslararası İlişkiler Dairesi'nin çalışmaları önümüzdeki yıllarda çok daha fazla önem kazanacak. Yayınlanan Kiev kararların içinde "yoğunlaşma" ve "sayısal ortamda" yayıncılık konusundaki kararlar ise şöyle:
10. İfade özgürlüğü ve haberin özgürce akmasını korumakla kendini sorumlu sayan bir Pan-Avrupa Örgütü olarak Avrupa Konseyi'nin, Avrupa'daki medya yoğunlaşmalarının ulus ötesi yönlerini ifade etmekte olduğu kadar medya yoğunlaşmaları, düzenlemeler ve bunlarla ilgili diğer yönlerin ele alındığı, karşılıklı bilgi ve deneyim değişimi konularında uygun bir zemin oluşturduğunu not ederek;
11. Kültürel çeşitlilik ve medya çoğulculuğu gibi temel kamu çıkarı amaçlarının sayısal ortamda korunmasının gerektiğine inanarak;
12. Bir sosyal tutarlılık unsuru, kültürel çeşitliliğin bir yansıması ve herkesin erişebildiği çoğulcu iletişimin temel bir faktörü olarak kamu hizmeti yayıncılığının sayısal ortamda özellikle önemli bir role haiz olduğuna da inanarak;
13. Medya çoğulculuğunun garanti altına alınması ve geliştirilmesinin önümüzdeki yıllarda medya alanındaki ulusal politikaların merkezi amaçlardan birini teşkil etmesini sağlama sorumluluğunu üstlenir;
Kamu hizmeti yayıncılarının özellikle kültürel çeşitlilik ve medya çoğulculuğuna katkıda bulunmalarını sağlamak amacıyla etkin bir biçimde görevlerini başarabilmeleri için "hukuki, mali ve teknik şartların sağlanması sorumluluğunu" Devlet Bakanları üstlenmiştir.
Kamu yararı için kamu hizmeti veren yayıncıların artması isteniyorsa; hukuk bu amaçlar için kullanılacak yasalar da bu amaca hizmet edecektir.
Alınan bu kararlar çerçevesinde yazılı basında olsun, radyo ve televizyonlarda olsun veya yeni iletişim hizmetlerinde olsun; kültürel değişimlerin ve özgür haber akışının kolaylaştırılması amacıyla devletler "çeşitlendirilmiş içeriğin üretimini ve dağıtımını, arşivlerinin de dahil edilmesi yoluyla teşvik edilmesi üzerinde" anlaşmışlardır.
Daha önce Konsey'de çekingen davranılmasına karşılık; medyada çoğulcuk ve yoğunluk konusunda yaşananlar ilke kararları almayı ve eylem planı kabul etmeyi zorunlu kıldı.
Gerçekten medyada yoğunlaşma, "çoğulculuğun" yaşama geçirilmesinde sınırlandırmalar yaratabilir. Kültürel değişimlerin, çeşitliliğin sağlanmasında medyanın üstlenmesi gereken "kamu hizmeti yayıncılığı" da yoğunlaşma yüzünden sağlanamaz.
Kültürel içerik ve sanatsal ifade tarzlarının çeşitliliğinin korunması hakkında uluslararası bir sözleşmenin kabul edilmesi için bunu sağlayacak zemin oluşturulmalıdır.
Bu nedenle, uluslararası bir sözleşmenin kabul edilmesi perspektifiyle UNESCO'da yürütülen çalışmalar desteklenecektir. Kiev kararları içinde ortaya çıkan en önemli sonuçlardan birisi budur.
Alınan kararlar içinde en dikkat çekici kararlardan birisi de; Üst Kurullar konusudur. Yayın düzenleyicilerin (Yayın Sektörünü Düzenleyen Üst Kurullar) siyasal, mali ve idari bağımsızlığının önemi vurgulanmıştır.
Geçmişte olduğu gibi RTÜK'ü Başbakanlığa veya Yürütme organına bağlayacak yasalar üreterek "bağımsızlık" sağlanmaz.
Önünüze değil kafanızı kaldırıp dünyanın gittiği yere bakmalısınız.
Kiev kararları ve RTÜK bağımsızlığını hemen tartışmaya başlamalıyız. Kurulun bağımsızlığı için yasal düzenlemelerin tümünde "bağımsızlık" istenmeli ve sağlanmalıdır. Asıl tartışma budur. (Fİ/BA)