Columbia Üniversitesi'nden 18 master ve doktora öğrencisi, Türkiye'den de başta İÜ olmak üzere aynı düzeyden 10-12 kişilik bir grubun katıldığı proje kapsamında, İnsan Hakları Derneği, Helsinki Yurttaşlar Derneği, Uluslararası Af Örgütü, Tarih Vakfı, Mazlum-der gibi sivil toplum örgütleri ziyaret edilerek çalışmaları hakkında bilgi alınacak.
Erinç : Dayağın gerekçesi olmaz
Peter Lucas'ın yönettiği ve 14-18 Mart günlerini kapsayan "Türkiye'de İnsan Hakları ve Barış" konulu programın ikinci gününde, "Medya ve İnsan Hakları" başlıklı bir oturuma katılan TGC Başkanı Erinç, Türkiye'de basının tarihi konusunda bilgiler verdi
Medyanın şiddete yaklaşımı ile ilgili bir soru üzerine, Dünya Kadınlar Günü'nde kadın gazetecilere polis dayağını tasvip etmediğini ifade eden Erinç, hükümetle yakın ilişkide bulunan medyanın dayağa çeşitli gerekçeler yaratmaya çalıştıklarını söyledi.
Ercan, Medyada milliyetçiliği anlattı
Erinç'ten sonra söz alan Bilgi Üniversitesi'nden Ercan, medyada milliyetçiliği PKK lideri Abdullah Öcalan'ın yakalanışı ve yakalanışı öncesinde İtalya'nın Öcalan'ı iade etmeyi reddetmesinin Türkiye medyasında nasıl işlendiğine örnekler vererek işledi; barış gazeteciliği için yapılması gerekenleri anlattı.
Önderoğlu : İfade kolaylaştı, baskılar sürüyor
Önderoğlu ise, ifade ve basın özgürlüğü bağlamında medyanın insan haklarına yaklaşımını etkileyen faktörler hakkında bilgi verdi.
Türkiye'de 1990'lı yıllarla birlikte medyanın sermayenin etkisiyle çoğaldığını hatırlatan Önderoğlu, yaklaşımın etkileyen yeni faktörler arasında "Ordu'nun medyayı ve gazetecileri kullanması. Medyanın sivil toplum ve insan hakları kuruluşları ile yeni gelişen ilişkilerinin" sayılabileceğini söyledi.
Bu faktörlerin bir şekilde barış ve hak gazetecililiği yapılmasını kısıtladığını savunan Önderoğlu, Uyum Yasaları ile ifade özgürlüğü yasalarında yapılan değişiklikleri özetledi; bu reformların Kıbrıs, Kürt ve Ermenistan Sorunu'nun tartışılmasını teşvik ettiğini söyledi.
Basına dava açılmaya devam edildiğini açıklayan Önderoğlu, cezaevindeki Memik Horuz ve Sandra Bakutz'u örnek verdi; TCK'nın 312/2 maddesi nedeniyle İslamcı yazarların hapse girip yeni TCK'daki düzenlemeler ışığında hemen tahliye edildiklerini ifade etti.(EÖ/KÖ)