"Yargının her türlü ideolojiden uzak, tarafsız ve ülkede uygulama birliğini sağlayıcı anlayış içerisinde olması gerekmektedir. Bunun yanında yargı, kişi hak ve özgürlüklerinin etkin bir biçimde kullanılmasının da güvencesini oluşturmalıdır. Aksi takdirde farklı düşünen kesimlerin bir arada huzur ve güven içerisinde yaşamaları zorlaşacaktır".
Güven, yaptığı yazılı açıklamada, şiddet ve hakaret içermeyen bir düşüncenin, toplumdaki genel kanaatlere aykırı hatta şok edici olsa dahi düşünce özgürlüğü kapsamında sözle, görsel medya aracılığıyla veya yazı ile ifade edilmesinin önünde bir engel olmaması gerektiğini söyledi.
Mazlum-Der, Yeni Asya Gazetesi Muhabiri Naciye Kaynak ve Yeni Şafak Gazetesi Muhabiri Huri Yazıcı'nın, 15 Mart 2005 tarihinde Kadir Has Üniversitesi'ndeki paneli başörtülü oldukları gerekçesiyle izlemelerine izin verilmemesini de protesto etti.
Başörtülü muhabirlerin toplantıya alınmamasının hukuka aykırı olduğunu savunan Mazlum-Der, bu tür uygulamalara son verilmesini istedi.
"Bu illegal yasak yalnızca temel hakların ihlali anlamına gelmemektedir. Aynı zamanda Türkiye'de hukuk devleti olma yolunda henüz yeterince mesafe kat etmediğini göstermektedir.
Bilgi edinme hakkı en temel haklardandır. Demokratik bir ülkede Basın Yayın özgürlüğünün kısıtlanmasından söz edilemez. Başörtülü muhabirlerin üniversiteye alınmaması onların din özgürlüklerine saldırı olduğu gibi basın yayın özgürlüğüne de yapılmış bir saldırıdır". (KÖ)