Beş gazeteciye yönelik saldırı Antalya Gazeteciler Cemiyeti ve cemiyet binasında bir basın toplantısı düzenleyen habercilerce kınandı.
Gazetecilerin "sizi biz mi davet ettik?" sözleri nedeniyle eleştirdikleri Manavgat Kaymakamı Fikret Dayıoğlu, "Sizi ben çağırmadım şeklinde bir ifade kullanmadım. Bunu iddia edenleri kınıyorum" diyerek karşılık verdi.
Haberciler hastanelik edildi
Su kenarındaki restoran ve kafeteryaların bulunduğu yerde dün (25 Haziran) saat 17.00 sularında yaşanan ve 4 kişinin ölümü, 28 kişinin de yaralanmasına yol açan patlamadan sonra esnaf, "Ekmeğimizle oynamayın" şeklinde tepki gösterdikleri gazetecileri hedef aldı.
200 kadar kişinin karıştığı saldırıda yaralanan gazetecilerden Cihan Haber Ajansı (CHA) muhabiri Lütfü Aykurt, bianet'e ne ilk saldırı yerinde ne de saldırı sonra habercilerin kaldırıldıkları Manavgat Devlet Hastanesi'nde can güvenliklerini bulunmadığını söyledi.
Çekim yapmaya başladıklarında saldırıya uğradıklarını ifade eden Aykurt, Anadolu Ajansı muhabiri Cem Özdel'in tartaklandığını, CİHA muhabiri Fettullah Akpınar ve bir Show TV kameramanının ciddi şekilde yaralandığını açıkladı.
Burun kemiği kırılan ve beyninde sarsıntı yaşayan Akpınar'ın fotoğraf makinesi gasp edilerek kırılırken objektifleri ve haber malzemelerinin yer aldığı çantası Manavgat Irmağı'na atıldı. Akpınar'ın ameliyata alınacağı bildirildi.
Gazeteciler, Jandarma görevlilerinden fotoğraf makinelerinin iade edilmesi ve zararlarının giderilmesini istedi.
Yaralı gazeteci hastaneden çıktı, jandarmaya sığındı
Kulağına dikiş atılan Aykurt, yaralı habercilerin kaldırıldıkları Manavgat Devlet Hastanesi Acil Servisi'ni basan yaklaşık 100 kişilik bir grubun, "Akşam" gazetesi muhabirleri Bülent Tatoğulları ile Sercan Aytiş'i de hedef aldıklarını bildirdi.
Her iki gazetecinin Antalya Devlet Hastanesi'nde tedavi görmek zorunda kaldığı ve habercilerin yolda da taciz edildiklerini kaydeden Aykurt, "Show TV" kameramanın da hastanede can güvenliği olmadığı için aracıyla Manavgat Jandarma Komutanlığı'na sığınmak zorunda kaldığını, kameramanın hastaneye jandarma eşliğinde getirildiğini söyledi.
Sönmez: Kendimi zor kurtardım, can güvenliği yoktu
Muhabir Aykurt'un konuyla ilgili ifadelerini Manavgat "Venüs Radyo" muhabiri Doğan Sönmez de doğruluyor:
"Şelale yakınında 200 kadar kişinin arasında kaldım. Kendimi zor kurtardım. Meslektaşlarımızın tedavi gördüğü hastaneye gittiğimizde orada da 50-60 kişilik bir grup gazetecileri hedef aldı. Can güvenliğimiz yoktu. Oradan da ayrılmak zorunda kaldık".
Gazeteciler Cemiyeti saldırıları kınadı
Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erdoğan Kahya patlamanın ardından olay yerine giden gazetecilere esnafın saldırısını kınadı.
Manavgat Kaymakamı Dayıoğlu ise, Manavgat Şelalesi'ndeki patlamanın ardından saldırıya uğrayan ve ilçeyi terk eden gazetecilere, can güvenliklerine bizzat kefil olacağını belirterek, görevlerine devam etmek üzere ilçeye dönmeleri çağrısında bulundu.
Manavgat Kaymakamlığı, patlamada ölenlerden birinin Macaristan, birinin Rusya Federasyonu, birinin Norveç, birinin de Türkiye vatandaşı olduğunu kaydetti. Kaymakam Dayıoğlu, "patlamanın sanayi tipi mutfak tüpünden kaynaklandığı belirlendi" dedi. (EÖ/KÖ)